- Sizin argümanlarınız Doğu tıbbına daha yakın sanki?
- Bugün modern tıp eğitimi gören insanların birçoğu Doğu tıbbına duyarsız. Oysa bugün Amerika'da kabul görmüş olan birçok tedavi yöntemi Doğu tıbbında 7 bin senedir var olan şeyler. Kalp cerrahı Prof. Dr. Mehmet Öz bugün dünyanın en iyileri arasında yer alır; 'Operasyon sonrası kalp yogası yapacaksın' diyor... E Doğu tıbbı bunu 7 bin senedir biliyor! Bugün meditasyonun ya da rahatlatıcı nefeslerin beyin dalgaları ve stres hormonu üzerindeki etkileri son derece net ama insanlar farklı bir hayat biçimini benimsedi ve bu kafayla bakmak istemiyor. Aslında bedenlerini de, kendilerini de tanımıyorlar.
-
Tıp dünyası da bu anlamda değişiyor mu ya da değişecek mi sizce?
- Tıp şu an kılıf değiştiriyor. İşin ilginç yanı, en büyük kanser araştırmalarına ve ilaçlarına harcanan paranın yüzde 10'u koruyucu hekimliğe harcansa, olay tamamen değişecek. Amerika bu konuda en büyük araştırmaları yapan ülke olmasına rağmen en fazla kanser oranı ve sağlık problemini yaşayan ülke.
- Bu tezatın nedeni ne?
- Çünkü problemin çözümünü yanlış yerde arıyorlar. Konfüçyüs diyor ki; kilitli kapıyı açacak tek anahtar onu kilitleyen anahtardır. İnsanlar çok alıştı, ben hastalanayım, doktor beni iyileştirsin. Hastalığı yaratan bu zihniyet zaten...
- The Secret çok moda olmuştu bir dönem. Sizin ondan farkınız ne?
-
The Secret aslında yanlış değil, sadece çok fazla popüler oldu ve yanlış anlaşıldı. Ben de aynı şeyi söylüyorum... Tüm Müslümanlık, Hıristiyanlık, Kabala hepsi söylüyor aynısını; ne ekersen onu biçersin! Ama
The Secret'taki sıkıntı şuydu; bekleyince olmuyor. Çalışacaksın! Çalışırken de doğru düşünceyi ekeceksin, istediklerini beyninde dizayn edeceksin.