Bu sezon dizi maratonu 78 yapım ile start almıştı. Ocak'ta bu rakam 85... Bunlar arasında 21 tanesi daha önce yayınlanıp final yapmış dizilerin tekrarıydı.
İşin vahim olan kısmı ise; 85 diziden 22'sinin daha sezon ortası bile gelmeden yayından kalkmış olmasıydı. İçlerinde sadece iki-üç bölüm yayınlanıp ekrana veda edenler bile vardı. İşte Interpress'in hazırladığı bu yılki kıyım listesi:
Aşk Bir Hayal (ATV), Cesur Hemşire (ATV), Tatar Ramazan (ATV), Ben Onu Çok Sevdim (ATV), Fatih (Kanal D), A.Ş.K (Kanal D), İnadına Yaşamak (Kanal D), Kayıp (Kanal D), Vicdan (Kanal D), Benim Hâlâ Umudum Var (Star TV), Bir Erkek Bir Kadın (Star TV), Baba Ocağı (Star TV), Ben de Özledim (Star TV), Firuze (Show TV), Altındağlı (Show TV), Bebek İşi (Show TV), Saklı Kalan (Show TV), Görüş Günü Kadınları (Fox), Fatih Harbiye (Fox), Bir Aşk Hikayesi (Fox), Sana Bir Sır Vereceğim (Fox), Avrupa Avrupa (TRT 1).
Bu arada yeni başlayan ve başlayacak olan dizilerin sayısı da 11'i buldu. İşte bu da 'yeni umut' listesi:
Cinayet, Küçük Ağa, Zeytin Tepesi, Ne Diyosun, Kardeş Payı, Her Sevda Bir Veda, Gönül Yarası, Rüzgarlı Sokak, Kurt Seyit ve Şura, Kara Para Aşk, Paşa Gönlüm.
Bu memlekette en çok iki bölümde yayından kaldırılan diziler ile üç maç sonunda görevine son verilen teknik direktörlere üzülüyorum. Aslında bunlara harcanan paralar, milli gelirden düşülüyor. Yani bizim cebimizden gidiyor. Her dizinin ortalama 1 milyon dolar prodüksiyon maliyeti olduğunu düşünsek, yayından kalkan 22 dizinin maliyeti 22 milyon dolar eder. Bu parayla bir Kurtuluş Savaşı filmi çeksek, dünya bizden söz etse olmaz mıydı?