Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SÖZÜN ÖZÜ ÜNAL ERSÖZLÜ (EGE)

İzmir, Konya

Önceki akşam, biraz da rastlantıların etkisiyle, İzmir Konyalılar Kültür ve Dayanışma Vakfı'nın bir dostluk, sohbet sofrasında bulundum. Aralarında, İzmir Ticaret Borsası ve VOB Başkanı Işınsu Kestelli'nin de bulunduğu ortamda, uzun yıllardır İzmir'de yaşayan, kendisini İzmirli olarak da tanımlayan, ama köklerini çok önemseyen, kültürlerini yaşatmak isteyen Konyalılar vardı: Uzun yıllardır dostluğunu paylaştığım, günde 19 bin kişiye yemek servisi yapan Bortar Yemek Fabrikası'nın sahibi Hasan Küçükkurt, İzmir'in yakından tanıdığı aktif işadamı Necmi Çalışkan, geri dönüşüm alanında üreten, çok sayıda kişiye istihdam sağlayan Cumali Kayar, bir mağazalar zincirinin sahibi Hakan Özsanal, elektronik alanında söz sahibi Bilal Özen, Atar Mobilya'nın sahibi Hüseyin Atar, Çetmen Mobilya'nın sahibi Ali Çetmen, yine etkin işadamı Kamil Porsuk, İnka İnşaat'ın sahibi Hayrettin Kayayönü, Erciyes Demir'in sahibi İshak Erciyes...
Hepsi kendi alanlarında, dipten gelen dalga gibi yükselerek, yıllar içinde çok çalışarak başarılı olmuş, toplamda 8 bine yakın kişiye istihdam sağlayan, bu değerli insanlarla sohbet ederken, İzmir'in geçmiş asırlardan bu yana süren 'kozmopolit' yapısının, kendi varlığını, ne kadar iyi koruduğunu, bir zenginliğe dönüştürdüğünü düşündüm.

AİDİYET DUYGUSU
Çoğu 1970'li yıllar ile 1980 sonrası İzmir'e yerleşmiş bu insanlar, yaşadıkları kent ile hem çok sıkı bir 'aidiyet' ilişkisi içinde, kendilerini 'İzmirli olarak' tanımlıyorlar; hem de doğdukları; hala akrabalarıyla, kökleriyle iletişimlerini güçlü şekilde sürdürdükleri coğrafyanın kültürünü, geleneklerini, dayanışma duygusunu, başarılı bir yaklaşımla yansıtıyorlar.
Bu da İzmir'in bir güzelliği. İzmir, asırlardır 'farklılıkları bir arada', 'hoşgörü ve barış' duygusuyla, güçlü bir şekilde yaşamayı, yaşatmayı başaran bir kent. Günümüzde de bu özelliği sürüyor. Ege Bölgesi ve İzmir, Türkiye'de göç alan bölge ve illerin başında. Özellikle 1975-2000 yılları arasında, İzmir, Türkiye'nin en çok göç alan üç ilinden biri. Ama İzmir'in göç karşısındaki tutumu, diğer kentlere göre daha farklı. Türkiye'nin birçok kentinde, göç yoluyla başka kentlerden gelen insanlar, ciddi bir 'öteki' sorunu yaşarken, İzmir'in asırlardır süren farklılıklardan beslenen zenginliği; kente gelenleri kucaklayarak, kısa sürede 'İzmirli hissetmelerini' sağlıyor.

RAKAMLAR NE DİYOR?

TÜİK verilerine göre; örneğin 2007-2008 döneminde İzmir, en çok Manisa (yüzde 10), İstanbul (yüzde 9), Ankara ve Mardin'den (yüzde 5) göç çekmiş. Bu oranları hala yüzde 4 ile Konya ve Aydın izliyor. Aynı veriler, İzmir nüfusunun sadece yüzde 45'inin İzmir'e kayıtlı olduğunu gösteriyor. Başka bir ilde nüfusa kayıtlı olup, İzmir'de yaşayanlar açısından bakıldığında, Manisa yüzde 4.6 oranı ve 173.037 kişi ile başı çekiyor. Onu yüzde 3.13 oranı ve 117 bin kişi ile Erzurum izliyor. Ardından yüzde 3.03 oranı ve 113 bin ikişi ile Mardin, yüzde 3 oranı ve 110 bin kişi ile Konya'nın geldiği görülüyor. Önceki akşam görüştüğümüz Konyalılar ise nüfusa memleketlerinde kayıtlı olanlar ve orada doğanlar dışında, kendilerine eklemlenen yeni kuşaklar zincire katıldığında; İzmir'de 'İzmirlileşmiş' Konyalı olarak 700 bin civarında bir nüfus olduğunu tahmin ediyorlar. Farklılıkların kenti İzmir, işte böylesine renkli. Bu kentin bu özellikleriyle birlikte kıymetini bilmeli, kentin kendisini bu yönde yeniden üretmesi, keşfetmesi için kışkırtmalıyız. Önceki akşam gördüğüm tablo, bana bir de İzmir'de, artık bildiğimiz somut örnekler dışında, yeni ve güçlü bir sermaye kesiminin oluştuğunu, bu kesimin kent ekonomisindeki etkisinin her geçen gün daha çok hissedileceğini gösteriyor. Kendileri zorluklar ile büyüyen ve mücadele ederek iş alanları yaratan bu insanların tümü, iyi eğitimli genç çocuklar yetiştirmiş, elli yaşlarını sürdüren, yetenekli ve yaratıcı konumdalar.
Bu tablo da, önümüzdeki süreçte İzmir sermayesine dinamik bir katkı getirirken, yeni yatırımlarla birlikte, yeni adımların atılmasına fırsat verecek gibi duruyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA