Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HINCAL'IN YERİ HINCAL ULUÇ

Galatasaray Üniversitesi'nin gençleriyle..

Müthiş keyifli bir geceydi, Galatasaraylı gençler arasında geçirdiğim.. Galatasaray Üniversitesi yılın "En"lerini seçmiş, dördüncü kez.. Köşe yazarı diye de beni.. İkinci kez..
Koşarak gittim..
Sıramı bekliyorum. Kafamda konuşmam hazır. Tam o sırada salon kapısından Kenan Doğulu girdi. Tam da yanım boş. Oturdu. Sarıldık, öpüşürken, benim adımı anons etti, sunucu Ayça Tekindor, ama sahnedeki büyük ekranda Kenan'ın resmi göründü.. Bir ufak karışıklık, gülüşmeler.. Kafamdaki o ciddi konuşmayı, yazıma bıraktım. Orda keyifli bir teşekkür konuşması yaptım..
Lise ve üniversite yıllarımızda Ankara'da bir komşumuz vardı, yaşıtım. Müthiş gitar çalar ve söylerdi. Yaz geceleri bizim apartmanın bahçe duvarında otururduk. O başlardı çalıp söylemeğe.. O devirde kızların güneş battıktan sonra sokağa çıkması yasak. Ama evin önü olunca izin çıkardı. Etrafımızı kızlar alırdı. O çalıp söylemekle meşgul olunca kızlarla meşgul olmak da bana düşerdi, mecburiyetten.. Özellikle genç kızlarla konuşmayı, onların nelerden hoşlanıp, neleri sevmediklerini, yaşayarak öğrendim.. Galatasaray'da beni seçen oyların çoğunluğunun genç kızlardan geldiğini biliyorum. Okurlarımın çoğunluğu karşı cinsten çünkü..
Bunları anlattım ve "Bu ödül için dolaylı olarak sana teşekkür ederim Kenan" dedim.. "O yıllarda kızları etrafıma toplayan gitarcı arkadaşım, baban Yurdaer Doğulu'ydu çünkü.."
Şimdi, vazgeçtiğim esas konuşmamın ana hatlarını anlatacağım..
Gençler,
Özellikle üniversitelerin verdiği ödüller, fevkalade önemli ve değerlidir. Çünkü seçimi gelecekte bu ülkeye sahiplenecek en dinamik kitle, gençler yapıyorlar.
Beni okuyanlar iyi bilirler.. Öncelikler çok önemlidir hayatta.. En belirgin "Değer" ölçüsüdür..
Verdiğiniz ödülü iki eli kanda olsa bile almaya gelmeyen, hele gerçekten çok önemli bir özrü varsa, eline verdiği bir mesajla, yerine ödülü almaya birini gönderme zahmetine dahi katlanmayacaklara oy vermeyin.
Size değer vermeyenlere, siz de değer vermeyin. Hayatta ilk öğreneceğiniz şey bu olmalı..
İkincisi..
Özellikle de sizin verdiğiniz ödüllerin bir işlevi olmalı..
Dördüncü yılda ikinci kez verdiğiniz ödül bana müthiş bir gurur verdi.. Ama o kadar.. Oysa seçtiğiniz gençleri gördünüz.. Mirgün Cabas.. Burcu Esmersoy.. Hem de Uğur Dündar gibi bir rakibi geçerek kazandıkları için ne kadar mutluydular..
Günümüz mesleğinde, bu ödülleri gençlerin almasının önemi büyük.. Çünkü sizin oylarınızı almak, onların kendilerine güvenlerini arttırıyor bir.. İkincisi, medya patronları ve yöneticileri gençlere güvenebileceklerini görüyorlar..
Benim ödülümün bana verdiği ise, dedim ya az önce.. Sadece gurur..
Bu ülkenin gururlu yaşlılara değil, kendilerine güvenen ve onlara güvenilen gençlere ihtiyacı var, Sevgili Arkadaşlarım..
Beni aday gösterin. Aday olmak da gurur verir bana.. Ama oyunuzu genç meslektaşıma verin ki, "Hıncal Ağabey'i geçip kazandım" demenin keyfini ve coşkusunu yaşasın.. Güven duyusu daha da güçlensin..

***

Beni görmek mi istiyorsunuz?. Çağırın gelirim, sohbet ederiz. Haber verin, gelirim etkinliklerinizi izleriz. Ödül gecelerine davet edin gelirim. Dört yılda iki kez gelmedim, ödül değil, haber vermediğiniz için..
Bir de.. Beni okulun kapısından karşılayıp, arabama kadar uğurladınız. Teşekkürler.. Ama ödülümü de sizden, bir üniversite öğrencisinden almak isterdim. Sunucudan değil..
Ödül, sahibinden alınmalı.. Aracısız..

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA