Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ATİLLA DORSAY

Bir kez daha... Sevgili Yıldız Kenter

Yıldız Kenter'i kimbilir kaç kez övmüşümdür... Yeni çıkan kitabım Dorsay'ın Penceresinden'de de bir Kenter portresi var. Onun üzerine yeni bir şeyler yazabilir miyim? Elbette yazarım. Yıldız Hanım 81 yaşında bile yepyeni sürprizler hazırlayıp inanılmaz oyunlar verirse, bize de yazmak düşer. Kraliçe Lear çok sevdiğim bir oyun oldu. Kanadalı Eugene Stickland'i ilk kez tanımak çok hoştu. Önemli tiyatro kişilerini, biraz feminist bir tavırla kadına dönüştürüp oynayan bir öncü tiyatro trupunda rol alan yaşlı oyuncu Jane ile ona yardımcı olarak gelen gencecik bir kızın ilişkileri, sahnede gençlik-yaşlılık ikilemi üzerine son yıllarda izlediğim en güzel oyundu. Yıldız Hanım'ın kızı Leyla'nın çevirdiği, onun bizzat sahnelediği bir oyun. Oyunun üçüncü bir kişisi de, Jane'in kafasından geçenleri müzik yoluyla veren bir çellistti. Gencecik Sedef Şahin, yepyeni bir keşif. Sanırım geleceği parlak olacak. Ama bu, öncelikle Yıldız Hanım'ın oyunu. Sahnede, evet, amuda kalkan, dans eden, Shakespeare'i tartışan, aklını yitirip yeniden bulan, kahkahalar atan veya hıçkıran bir Yıldız Kenter var. O büyük, çok büyük bir oyuncu, tam bir diva. Değerini iyi bilelim...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA