Türkiye'nin en iyi haber sitesi
REFİK ERDURAN

Duman avcıları

Düzende hızlı değişiklikler olurken ihbarlar artar. Kendini eski durumun mağduru sayanlar yeni kuralların en ateşli savunucusu kesilir, onlara uymayanları kural koyuculara ezdirme coşkusuna kapılırlar. Son zamanlarda ülkemizde de yaşanıyor bu. "İlgili ve yetkili mercilere," imzalı, imzasız, açık, kapalı, kanıtlı, kanıtsız ihbar yağıyor. Marko Paşa misali dert dinleme şampiyonu Yalçın Bayer'in köşesini her gün tararım. İrili ufaklı vatandaş şikâyetlerinin -kimi zaman da saplantılarınınkokteylidir orası. Şimdi sigara düzenimiz değişti ya. Geçen gün köşeye bir okur niyeti yansıdı: "19 Temmuz bir devrimdi ve bu devrimin kurallarına uymayan kim olursa olsun, isterse en yakın arkadaşım olsun, şikâyet edeceğim. Gerekirse gönüllü duman avına çıkacağım. Pasif içiciliğe maruz kalanlar artık mağdur olmayacak. Çünkü devrim kanunları bizim lehimize." Gözünüzün önüne geliyor mu? Sabahın köründe bomboş kahveye dalan kara gözlüklü, trençkotlu yurttaşın burnu havaya kalkık, delikleri açılıp kapanmakta. Av köpeği gibi dolaştıktan sonra birden ferma yapıyor. Yanına yaklaşan uykulu kahveci soruyor korkuyla: - "Bir şey mi istediniz?" - "Dün gece burada sigara içilmiş." - "Yok efendim. Valla billa..." - "Sus, çarpılırsın! Kokusu var." - "Eski koku. Sinmiştir." - "Hayır, taze. Karakola gidiyorum!" Burada söz konusu olan gerçek koku. Bir de hayali koku arayarak boyuna havayı koklayanlar var. Yaban ördeği muamelesi görmek istemiyorsanız onların burun menziline girmemeye bakın.

E-ÖNLEM
Ericsson şirketinin yönetimi de çarpıcı bir teknik gelişme üstünde çalıştıklarını açıkladı: E-posta ile koku gönderilecekmiş. İlginç. Ama bizde nasıl kullanılır acaba? Sevdiklerinize nefis rayihalar postalarsınız. Yarinize parfümler, gurbetteki yakınınıza özlediği yemeklerin kokuları, cezaevindeki dosta deniz ve orman esintileri... İyi de ülkemizde birbirine kızanlar sevişenlerden kat kat fazla. Ya size içerleyenlerden biri duygularını iletmek için bu buluştan yararlanmaya kalkarsa? Ne postalayacağını tahmin etmek zor değil. En iyisi, mesajlara bakarken bilgisayarın yanında güçlü bir vantilatör bulundurmak.

YENİ Mİ Kİ?
Hiciv ustası Dorothy Parker, donukluğuyla ünlü birinin öldüğünü haber verdikleri zaman sormuş: "Nasıl anlamışlar?" Şimdi Bush'un bunamaya başladığı bildiriliyor. Gelin de kopya çekmeyin Dorothy'den. "Nasıl anlıyorlar?"

BÖBREĞİNİZİ KOLLAYIN
Bir tıp patronumuzun klinikte çalışan hekimlere verdiği yazılı talimat açığa çıktı: "Kazancımız azalıyor. Daha çok cerrahi müdahale yapılmalı." Bu konuda da Bernard Shaw'un sözü akla geliyor: "En tehlikeli yaratık aç kalmış bir cerrahtır." Teşhisin bizdeki duruma uydurulmuş biçimi: "En tehlikeli patron kazanca acıkmış klinikçidir."

YETERLİ KANIT
Ünlü bir zenginimiz 17'lik kız aldı. "Yaş 70, iş bitmiş" teorisinin yanlışlığını kanıtlamak istediği tahmin ediliyor. Uzman sıfatıyla kendisine seslenmek zorundayım: "Öyle kanıtlanmaz, ağam! Sağ olsa babam da teori yalanlar o kızcağızın himmetiyle. Sen hele kendi yaşında bir hanım al da görelim."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA