Beyaz Türklük, 1990'larda popüler kültür projesiydi.
Neo liberal gelişmelere uygun biçimde "iyi gelirli, okumuş, kentli" insan tipi yaratılacaktı.
Dönemin ekonomi ve life-style dergilerinde deyimin kullanılışına dikkat ederseniz, bu stratejiyi fark etmemeniz imkânsızdır.
O yıllarda fark yaratmak, sıradanlıktan kurtulmak, kendini bile bir "marka" olarak konumlandırmak şeklinde tarif edilen moda anlayışlar "beyaz"lığın bir parçası olarak görülüyordu. (Metroseksüellik bile bu projenin içinde pazarlanıyordu!)
Fakat 2000'ler farklı gelişti.
Beyaz-siyah ayrımı, yukarıdaki yazımda anlatmaya çalıştığım daha eski bir çatışma eksenine geri döndü.
Şimdi eski seçkinler ve çocuklarına "beyaz" deniyor! Neo liberaller ise giderek esmerleşiyor!..
Son notum şu...
Akademik üslubun giriftliğine aşina olan meraklı okurlarıma "Beyaz Türklük" deyiminin 90'lar ve 2000'lerdeki evriminin ilginç bir analizi için "Şerif Mardin'e Armağan" (İletişim, 2005) kitabında Ahmet Öncü ve Demir Demiröz'ün makalesine göz atmalarını tavsiye ediyorum.