Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SÖZÜN ÖZÜ ÜNAL ERSÖZLÜ (EGE)

Her yere yetişilir mi?

Hüzünlüydü bir zamanlar; evet, çok hüzünlü dizelerdi...
Ve "Her yere yetişilir
Hiçbir şeye geç kalınmaz ama
Çocuğum beni bağışla
Ahmet Abi sen de bağışla"
demişti işte Edip Cansever (1928- 1986), yıllar önce "Mendilimde Kan Sesleri" adlı şiirinde.
Şimdilerde 'hiçbir şeye geç kalmayan', 'her yere yetişmek' isteyen siyasi partilerin aday adayları, yerel yönetimlere talip olmak için, çok ciddi bir yarış içinde...
Bu yazıda bir örnekle, siyasi parti farkı gözetmeksizin, aday adaylarının genel tablosuna bakmak istiyorum. Konumun odağında, elbette öncelikle İzmir ve Ege var.
Aday adayları arasında, var olan belediye başkanları da dahil olmak üzere, farklı kesimlerden çok sayıda değerli isimler var. Çeşitli yaşlarda, çeşitli mesleklerde, farklı karakterler.
Ama çok değerli isimler olmasına rağmen, çoğunun çok iyi niyetle yola çıktığı görülmesine rağmen; sözleri, söylemleri eksik... Kesinlikle parti farkı gözetmiyorum.
Bir manisfestosu yok çoğunluğunun. Neden belediye başkan aday adayı oldular?
Neden aday olmak istiyorlar? Neden belediye başkanı olmak istiyorlar?
Çoğunluğun öyle 'katılımcılık' falan gibi; yıllardır dilimize yapışmış ama karşılığını veremediğimiz kavramları, bol keseden vurgulaması dışında; kendi kişilikleriyle bütünleşecek yeni bir söylemleri yok ne yazık ki... Aday adayı oldukları makamın, temel görevlerinin bile çoğu farkında değil kişilerin. O zaman neden aday adayı olur insan? Doğuştan belediye başkanı olmaya endeksli bir hali var galiba biz Türkler'in...
Bu yüzden insanlar, doğru dürüst bir fikirleri olmadan, geçmişte ispatladıkları sahici hiçbir başarıları olmadan, kişisel serüvenleri olgunlaşmamış halde, egolarının ve çevrelerinin 'sen en büyüksün' destekleriyle; aniden bakıyorsun, belediye başkan aday adayı olmuşlar... İyi olsunlar da; bari yeni bir şey söylesinler... Kendilerini diğerlerinden ayıran bir söz... Yeni bir yönetim anlayışı... Kendilerini diğerlerinden ayıran zihniyetleri... Varsa aday olmak istedikleri yere ilişkin yeni projeleri... Evrensel sözleri, fikirleri, yöneticilik anlayışları... En önemlisi ilkeleri...
Her zaman kamu yararına korunacak ilkeleri... Neyi yapacaklar, neyi yapmayacaklar...
Aday adaylarının çoğunluğunda, bu ışığı göremiyorum.
Ama ışık gördüklerimi, tek tek parti farkı gözetmeden arada kaleme alacağım.
Örneğin önceki gün, İzmir Karşıyaka'ya belediye başkan aday adayı olan Cihan Türsen'in, hazırlık kitabı elime ulaştı. Türsen, Karşıyaka'da bir dönem belediye başkanlığı yapmış (1989-1994), hukukçu kimliğiyle de elde ettiği başarılarla kendisini ispatlamış, Karşıyaka'nın, İzmir'in sevdiği, çok değerli dürüst bir isim.
Şimdi bir kez daha Karşıyaka Belediye Başkanlığı için aday adayı. Kendisine güveniyor. Baktım; 164 uzman ve Karşıyaka gönüllüsünün katılımıyla, 53 proje grubu oluşturarak, ortaya bir yönetim anlayışı koymuş. Yani, dersini çok ciddi çalışmış. Boş yere aday adayı olmamış.
Ama bu kadar tecrübeli bir ismin, direk kendisinin olmasa bile, herhalde danışmanlarının kaçırdığı bir nokta var. Belki basit gelebilir. Tam aksi, basit değil, bir gaf.
Bu yazının girişinde, Türk şiirinin büyük ustası Edip Cansever'in,
"Her yere yetişilir
Hiçbir şeye geç kalınmaz ama"
diye başlayan şiirinden alıntı yapmıştık.
Şimdi bu dizeler, Cihan Türsen'in aday adaylığı kitabının birinci sayfasında, tırnak içinde ve altında Edip Cansever'in imzasıyla, değişerek, şöyle yer almış:
"Hiç bir şeye geç kalınmaz;
Herşeye yetişilebilir..."

İlk bakışta fark yok gibi ama ciddi fark var.
Evet, elbette kötü niyet yok... Olmuş mu? Ama hiç mi hiç olmamış.
Daha doğrusu Türk şiirine ve Edip Cansever ustaya ayıp edilmiş!

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA