Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SÖZÜN ÖZÜ ÜNAL ERSÖZLÜ (EGE)

New York New York…

Bu köşede parça parça Amerika izlenimlerimizi yansıttık. Bir durağımız da New York'tu. Sadece ABD'nin değil, dünyada 'küresel kentlerin' yıldızı bu başdöndürücü kentten notlar kaleme almasak herhalde tüm yazılanlar eksik kalırdı. New York gerçekten de kelimenin tam anlamıyla insanın başını döndüren bir kent. Dünyanın ilk şehirleri M. Ö 3000'li yıllarda Mısır'daki Nil Vadisi'nde Dicle Fırat ırmakları arasında kalan bölgede kurulmuş.
M.Ö 2000'li yıllarda kurulan bir zamanların efsanevi şehri Babil bile, 15-20 bin kişinin yaşadığı bir şehirmiş. Günümüz dünyasında ise efsanevi şehir olarak, ancak New York'u adlandırabiliriz. Elbette Londra, Tokyo, Paris gibi örnekleri de hatırlayarak. İhtişamlı binaların arasından gökyüzüne doğru kentsel bir alan gibi süzülen New York, Amerika Birleşik Devletleri'nin en kalabalık şehri. 830 kilometrekarelik bir alanda yaşayan 9 milyonluk nüfusuyla öne çıkıyor. Ama bu rakam, New York metropolitan bölgesinin toplam nüfusu yanında, çok mütevazı kalıyor. Çünkü çevre banliyöleriyle birlikte New York'un nüfusu 21 milyonu aşıyor. New York küresel dünyanın merkezi konumunda.

***

Dünyada 'küresel şehirlerin' en etkileyicisi, en etkini, en büyüğü. New York caddelerinde dolaşırken bile, bunu iliklerinize kadar hissediyorsunuz. New York, bu yanıyla hem çok güzel hem insanı rahatsız eden bir şehir.
Küresel şehirler konusu, uzun yıllardır kent sosyolojisinin de dikkatini çekiyor. Örneğin Saskia Sassen, şehirlerin küreselleşmeyle iç içe geçmesi mevzusunu işleyen, kurgulayan, teorisini yapan sosyolog yazarlardan biri.
Sassen'in yakından incelediği şehirlerin başında geliyor New York. Sassen'e göre başta New York olmak üzere (Global City) küresel şehirlere, (New York'tan sonra en önemlileri Londra, Tokyo gibi örnekler) dünya ekonomisinin çağdaş gelişim süreci, seçkin stratejik bir rol vermiş durumda. Zaten New York, eski yıllardan bugüne, uluslararası ticaretin ev sahibi şehri konumunda. Küresel Şehir kavramı ise onlara dört yeni özellik kazandırmış:
-Küresel ekonominin komuta merkezi olması.
-Finans ve özel hizmet firmalarının merkezi olması.
-Yeni sanayilerin üretim ve yaratım mevkisi.
-Finansal ya da hizmetler sektörünün aldığı, sattığı, hatta ıskartaya çıkardığı ürünler için bir pazar olması. (Bu maddeler de Anthony Giddens'ten)
New York'ta bütün bu özelliklere tanık oluyorsunuz. Tam 400 civarında yabancı bankanın şubesi, 3000 civarında yabancı finans şirketi bulunuyor kentte. Ayrıca aynı New York, medya, politika, eğitim, eğlence ve moda konusunda da küresel bir dünya şehri.
Birleşmiş Milletler Genel Konseyi binasının ev sahibi de New York olduğu için, dünyanın kalbi burada atıyor. Manhattan, belediye başkanını ziyaret ettiğimiz Brooklyn başta olmak üzere, kent beş bölüme ayrılmış durumda. Bir de New York, çok uluslu göçmen kenti. İnanmayacaksınız ama kentte yaklaşık 150 ayrı dil konuşuluyormuş. Yine New York'ta yaşayan her üç kişiden biri ABD dışında bir ülke doğumluymuş.
***

New York, her açıdan Amerikan kültür sanatının şekillendiği ve doğduğu yer. Edebiyatta, görsel sanatlarda, resimde ve diğer dallarda öncülük hep New York'ta. Bu yönüyle dünyayı da şekillendiren şehir. Bir de 24 saat açık metrosuyla New York, 'Hiç Uyumayan Şehir' adını almış. O kadar çok anlatılacak şey var ki New York'la ilgili; galiba bu köşe yetmez. Özgürlük Heykeli, baş döndüren gökdelenleri, Times Meydanı, insanı karmaşık bir ruh nehrinin kıyısında hemen teslim alıyor. Caddeler, alışveriş merkezleri, taşan insan kalabalığı, sürekli canlı bir hayat, Amerika'nın diğer bölgelerinin sessiz kentlerine inat, şiirsel hayat dolu tablo sunuyor insana. Ama insana turist olarak şirin gelen bu tablonun ardında, elbette 'para'nın gücünü, imparatorluğunu hissediyorsunuz. Wall Street Caddesi'nde finansın kalbine doğru yürüyorsunuz. New York Borsası'nın önünden geçerken, New York'un gücünü hissediyorsunuz. Broadway Caddesi'ndeki müzikaller ve tiyatrolar, sanatın nasıl bir endüstriye dönüştüğünün göstergesi. New York, insanı sarıp sarmalayan, aniden kendisine çeken dev bir kent. İnsan bu kente aşık olur. Ama tutkusuyla birlikte, eminim sadakatin olmadığı bir aşktır bu. Çünkü bu kent, insanı kesinlikle aldatır.
Ama yine de New York'u, her yıl 50 milyona yakın turist ziyaret ediyor. İzmir'in ve Ege Bölgesi'nin tüm kentlerinin, New York'un küresel özelliklerinden, şehircilik uygulamalarından öğreneceği çok şey var bu arada.

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA