Dün Paris'te gerçekleştirdiğimiz ikinci başarılı EXPO 2020 sunumunu, biz bu kez İzmir'den izledik. EXPO Paris ekibinde, Egeli Sabah'ı temsilen, yazı işleri müdürümüz Engin Ağır ile muhabirimiz Soner Çağlar vardı. Onların aktardıklarını gazetemizde okuyacaksınız.
Biz de, canlı yayın aracılığı ile izlediğimiz EXPO sürecinden edindiğimiz diğer gözlemleri paylaşalım. Öncelikle, İzmir'in EXPO'ya ikinci kez aday konumda bulunması en önemli avantajlarından. Çünkü diğer dört adaydan, çok daha tecrübeli bir İzmir vardı bu kez Paris'te.
İşte bu tecrübeli tablo, dün gerçekleştirilen, en iyi, çok başarılı sunum ile kendisini somutladı. (Sunum süresi aşıldığı için, uyarı alınmasına rağmen!)
Bu başarı, İzmir'in gevşememesini, tam aksine önümüzdeki aylarda, bu işe çok daha iyi asılmasını gerektiriyor. İzmir Valisi ve EXPO Yönlendirme Kurulu Başkanı Cahit Kıraç da bunun farkında. Bu yönde çaba gösteriyor.
MÜKEMMEL İŞLEME
Dün 'sağlık temasının' mükemmel işlenmesi; Defne Samyeli'nin sempatik sunumuyla; İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun; kentin evrensel iletişim ağı güçlü işadamı Lucien Arkas'ın, Avrupa'nın görevdeki en uzun süreli Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın; kısa süreye sığdırılan dikkat çekici konuşmaları, birbirini tamamlayıcı özellikte ve başarılıydı.
Ama galiba en önemlisi, tüm dünyada sağlık alanında çok popüler kimliğe sahip, ABD'de yaşayan ünlü Türk doktoru Mehmet Öz'ün, etkileyici, şova dönüşen sunumuydu. Salonda bulunan sevgili Engin Ağır ve Soner Çağlar'dan yansıyan somut aktarımlar da, bu yöndeydi.
Bu tablo, ikinci sunum sonucunda, çok olumlu bir puanı yansıtıyor.
EXPO süreci, önümüzdeki aylarda yapılacak diğer sunumlar ve hazırlanacak kesin EXPO dosyası ile şekillenecek. Bu nedenle önemli olan bu olumluluğu sürdürülebilir kılmaktır.
2013 Aralık ayına kadar canlı ve hep etkileşime açık olan EXPO sürecini çok iyi yönetmemiz gerekiyor. Dün canlı yayın aracılığıyla izleyebildiğimiz diğer ülke sunumları ancak ortalamayı tutturan kalite çıtasındaydı. Yine de Ekaterinburg'dan Sao Paola'ya uzanan, EXPO'daki diğer rakiplerimizi, hiç küçümsemememiz gerektiğini bir kez daha anladık.
'BARIŞ' ZAMANI
Ayrıca bütünlüklü, dayanışma içinde, tek sese dayalı söylemimizi koruyabilmek, yaptığımız tüm çalışmaların kendisi kadar önem taşıyor. Paris'ten, yazı işleri müdürümüz Engin Ağır ve muhabirimiz Soner Çağlar'dan, dün yansıyan kulis bilgileri ise bu konudaki eksiğimizi gösteriyor. Çünkü İzmir'in gerçekleştirdiği çok başarılı sunumun öncesinde, geçtiğimiz günlerde gerçekleşen EXPO istifalarının, BIE yönetimini ciddi rahatsız ettiği bilgisi kesinleşti.
Paris'teki son sunumu şekillendiren EXPO Yürütme Komitesi'nin başkanlığından istifa eden Mahmut Özgener, komite üyeleri Ender Yorgancılar ve Işınsu Kestelli'nin yokluğunu, BIE Genel Sekreteri Loscertales'in; ciddi eksiklik olarak gördüğü, düzeltilmesini dilediği, Paris kulislerinde konuşulan konuların başında geliyor. Artık bu noktada, öncelikli doğal tercihi geliştirecek kişi, sağduyusuna ve EXPO'yu kazanma tutkusuna güvendiğimiz, inandığımız; İzmir Valisi Cahit Kıraç olacaktır. Eminim, başta İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu olmak üzere, kentin diğer yerel aktörleri de, bu yöndeki olumlu adımlara destek vereceklerdir. Elbette bizim yaklaşımımız, bir gazetecilik değerlendirmesidir. Bundan sonrasını şekillendirilecek adımlar, İzmir'in EXPO serüveninde kent açısından 'ağır sorumluluğu' üstlenecek kişilere aittir.
ÜZERİMİZE DÜŞEN
Gazeteci kimliğimizle, İzmir'in EXPO'yu kazanması yönünde, destek vermeyi sürdüren noktada olacağız. Egeli Sabah da, EXPO konusundaki olumlu yayınları ile kentin farkındalığının artması konusunda katkı sağlama çabasını sürdürecek.
Ama 'İzmir'in hiçbir şekilde hata yapma lüksüne sahip olmadığı' konusunda, herkes mutabık olmalıdır.
İzmir'in yolu açık olsun.
