Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

Dominik'teki hayırsız ada

Ateş olmayan yerden duman çıkmaz derler. İki haftadır Dominik'ten haberler uçuyordu, "Pascal ile Nihat çok fena kavga etmişler. Nihat bayağı bir dağılmış, yarışmadan ayrılmak istemiş, Acun araya girip zor ikna etmiş" diye...
Konuyu Acun'a sorduğumda sessiz kalması, olayı doğrular nitelikteydi. Ama emin olamadığım için bu konuda herhangi bir şey yazmayı uygun bulmadım. Ama bu haftaki görüntüler olayı doğrulamaya yetti.
Önce Konsey'de, sonra yarışma sırasında ekrana yansıyanlar, durumun anlatılandan daha vahim olduğunu gösterdi. Buna bir de sinir krizi geçiren Asena'nın ve Ebru Destan'ın yürek paralayan halleri eklenince, benim için Survivor'ın tüm keyfi kaçtı. Zira adının önünde 'milli sporcu' ya da 'sanatçı' sıfatı taşıyanların, en ağır şiddet sahnelerini barındıran bir fotoğrafın içinde yer almalarından doğrusu hiç hoşlanmadım.
Açlığı, özlemi, stresi bir yere kadar anlıyorum. Ama hiçbir fiziksel güçlük, insanı 'insan olmaktan' çıkarmamalı. Yarışma niyetine insanları birbirini boğazlayacak hale getirmek ise reyting damıtmanın en vahşi yöntemi...
Eminim Acun da bu görüntüleri yayınlayıp yayınlamama konusunda tereddüt geçirmiştir. Hatta yayınladıklarının 'buzdağının görünen tarafı' olduğunu tahmin ediyorum. Acun son programında sürekli "Ben hiçbir zaman şiddetten reyting kazanmayı seçmedim" diyerek, savunmaya geçip bu konudaki 'tereddütünü' dışa vurdu.
Ama dedim ya, sebebi ne olursa olsun, ünlüleri bu halde görmek beni umutsuzluğa sevk etti. Ne spor ahlakı ne de sanatçı duyarlılığıyla örtüşen bu garabet, varsa eğer 'Survivor ruhunu' da lekeledi.
Hepsinden önemlisi; şöhretli olmaları nedeniyle toplumdan saygı bekleyen bu sporcu ve sanatçıların en küçük bir olumsuzlukta hemen şiddete ve küfre başvurma eğilimleri, görece sıradan insanlara son derece olumsuz bir örnek teşkil etti. Pascal Nouma'nın ise önce Türk futbolundan sonra Survivor'dan diskalifiye edilmesine sebep olan agresifliğine mutlaka bir çare bulması gerekiyor.
Survivor'ın başındaki RTÜK işaretinin tüm aileyi göstermesine aldanmayın. Özellikle son bölüm, ruhsal açıdan en iddialı korku filminden bile daha yıpratıcıydı. Yılların sanatçı ve sporcularının birbirine sille tokat saldırdığı bir noktada, Bursa'daki kendini futbolsever sanan holiganların tepkisine artık şaşırmayı bırakmalıyız. Şimdi ekrana ektiğimiz her rüzgarla, fırtına biçeceğimizi idrak etme vaktidir.
NOT: Köşemize, yarışmanın SMS sonuçlarıyla ilgili şüphe içeren mesajlar geliyor. Programda mutlaka bir noter ismi verilmesinde fayda var.


Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA