Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ŞENGÜL BALIKSIRTI

Londra notları

Londra yine çok kalabalık. Otellerde yer bulmak imkansız. Bu kalabalıkta Araplar başı çekiyor. Harrolds'tan da alışveriş yapıyorlar, birkaç poundluk ürünlerin yağmalandığı Primark'tan da... Gece eğlencesi ise sokaklara taşmış durumda. (Tabii sigara yasağının da bunda etkisi var. Kulüplerin içi boş, kapı önleri ise tıklım tıklım.) Londra'da en keyifli şey, bir kafede oturup sokak modasını izlemek. Zaten modaya ilham veren de bu renklilik ve çeşitlilik. Özellikle gayler'in bu konudaki yaratıcılıkları izlenmeye değer. Görünce "Vavvvv" diyorsunuz. Ve yurdumun insanının siyah-lacivert denkleminden ne kadar sıkıldığınızı anlıyorsunuz. Londra kalabalığıyla bir süre sonra insanı boğabilir. Hele metro feci bir şey. Çalışan insan için hayat evofis- metro üçgeninde geçiyor sanırım. Şehrin kalabalığından sıkılınca trene atlayıp bir iki saat uzaklıktaki küçük şehirlere gittik. 200-300 bin nüfuslu yerlerde hayat çok daha güzel. Norvich favori şehrim olarak "Benim şehirlerim" listesine girdi. Ve son not: Londra'da acayip bir ucuzluk var. Yüzde 70 oranındaki indirimlerle karşılaşınca ve havası da limon gibi olunca ve biraz da yakın şehirlerde nefeslenince Londra bu kez daha bir sevilesi geldi bana.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA