Ece Erken'den hiç hazzetmem, ama içimdeki "Adil ol, adil ol" diyen o sesi de duymazdan gelemem. Ne sesine, ne yaptığı işlere en ufak bir tahammülümün olmadığı, bu yapay şirinlik muskası arkadaş; geçenlerde kuliste mikrofonunu açık unutunca bazı 'kaka' sözleri ekrana yansımış. İnternet ortamında tüm hafta bu ses kaydı yankılandı durdu. Birine sinirlenmiş Erken ve 'Karı bana abuk sabak mesaj atıyor abiii' gibisinden bir şeyler söylüyor o kayıtta.

İNSANLIK HALİ...
Gerçekleşen kaza sonrası da, bazı haza hanımefendi ve beyefendi medya mensupları, bu durumu eleştirip, "Ekranda cici kız, arkada mahalle ağzı olmaz. Çok ayıp" falan dediler. Sanki kamera önüne çıkan herkes, olduğu gibiymiş gibi... O insanlar, özel hayatlarında küfür etmez, birine kızınca kötü söz söylemezmiş gibi... Ne yapsaydı yani kadın, kulisteki tavrını aynen devam ettirip ekrana çıktığında da ana avrat düz mü gitseydi? Tabii ki izleyici karşısına çıkınca, kendini toparlamayı bileceksin. 'Ya göründüğün gibi ol, ya olduğun gibi görün' sözü televizyon dünyasında işlemez çünkü. Orada şov var, 'yapılması gerekenler' var. Ayrıca mikrofonu açık unutma sakarlığının hem Türkiye hem dünyada örneği çok! Nedir yani, insanlık hali, unutulabilir.

ERKEĞİN KÜFRÜ SEMPATİK
Mehmet Ali Erbil'in de böyle bir kazası vardı hatırlarsanız. Ama erkek olunca küfür etmek olağan hatta sempatik, kadın olunca rezalet olarak karşılanıyor demek. Neyse Erken adına, bu savunmayı yapmam onu son derece yapay ve antipatik bulduğum gerçeğini değiştirmez tabii!