Kanun koyucu ve uygulayıcıların çoğunluğunun erkek olmasının kadına dayalı şiddet davalarındaki sonuçları bunlar.
Bu iddiamı hiç bıkmadan usanmadan yazacağım.
DİYARBAKIR'DAN ÖRNEK
Erkek olduğunuz için umrunuzda değil, elin sapıklarını, tecavüzcülerini binbir bahane bulup tekrar aramıza salıveriyorsunuz.
Son örnek Diyarbakır'dan geldi: "Adli Tıp Kurumu, tecavüze uğrayan Emine B.'nin yüzde 36 zeka özürlü olduğunu tespit ederken, cinsel saldırıya uğradığında bağırmadığını gerekçe göstererek 'Kendisini savunabilirdi, rıza var' diye rapor düzenledi. Hakkında 17 yıl hapis istenilen İbrahim H.T., mahkemenin tek kadın üyesi Hatice Polat'ın izinli olduğu gün yapılan duruşmada, 2 yıllık tutukluluktan sonra tahliye edildi."
Bağırmamışmış. Hani neredeyse 'Yollunun tekiymiş demek ki' diye not düşecekmişsiniz raporunuza.
Bu adaletsizliği burada düzeltmeye bizim gücümüz yetmiyor ama öbür tarafta Allah affetmesin bu vicdansızlığı...
Tek umudumuz!