Türkiye'nin en iyi haber sitesi
OKAN MÜDERRİSOĞLU

Tüzmen'e kurtuluş yok

Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen'in yol haritasına dikkatle bakılması gereken günler yaşıyoruz. Sıcak konu, Eximbank'ın eksik teminatla EGS Grubu'na 2001 yılında kredi verdiği iddiası. Aslında bu olay, bankadan ayrılan bir personelin gönderdiği ihbar mektubu ile ele alınıyor. Meclis Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu, üç dosyayı Başbakanlık Teftiş Kurulu'na veriyor. Başbakan Tayyip Erdoğan, Tüzmen'in, dış ticaret müsteşarı olduğu dönemi içeren kredi incelemesini başlatıyor. Tüzmen, durumu öğreniyor, ses çıkarmıyor. Teftiş Kurulu ise "kredi sorununu" BDDK'ya havale ediyor. Murakıp, raporu hazırlanıyor. BDDK değerlendirme yapıp raporu, Başbakanlığa iletiyor. Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener de haberdar ediliyor. Ateş topuna dönüşen rapor, dönüp dolaşıp BDDK'ya bırakılıyor. Bugünlerde BDDK hukukçuları ilginç bir çalışma yapıyor. Murakıp raporu "emniyeti suistimal" damgası taşıyor. Ceza Kanunu yönüyle dosyanın zaman aşımına uğraması an meselesi. Ancak Kurum teamülleri bu gibi durumlarda Bankacılık Kanunu'na öncelik verilmesi. Hal böyle olunca Tüzmen Dosyası, kanunun en tehlikeli maddesinin kapsamına taşınabilir: "Zimmet." Bu yaklaşım, zaman aşımını 10 yıla yükseltiyor. Yani Tüzmen'in çıkış yolu tıkanıyor.

Ekip sorunu
Söz Tüzmen'den açılmışkenSiyasete girmeden önce dönemin Devlet Bakanı Tunca Toskay'la çalışıyordu. Toskay, Tüzmen'in vitrine oynadığını düşünüyor, Tüzmen ise bürokrasinin parlak ismi olarak sivriliyordu. Toskay'ın ahı mı tuttu bilinmez, Tüzmen de bakanlığında bürokratlarla problem yaşıyor. Dış Ticaret ve Gümrük Müsteşarlıkları ile Eximbank, Tüzmen'e bağlı. Dış Ticaret ve Exim, oturmuş kadrolarıyla durumu idare ediyor. Ama gümrüklere gelince iş değişiyor.
Tüzmen'in, gümrükte karşılaştığı ilk isim Nevzat Saygılıoğlu idi. Yıldızları barışmadı. Nevzat bey emekliliğini istedi. Yerine vekaleten Rıza Tuna Turagay geldi. O da uzun süre devam edemedi. Derken, kurum içinden Cihat Ancın müsteşar vekili yapıldı. 6 ay sonra atamalar konusunda bakanla ters düşerek kenara çekildi. Bu arada Ak Parti'ye yakın olduğu söylenen Gümrükler Genel Müdür Vekili Sezai Uçarmak da sınır kapılardaki bazı operasyonlarla ilintilendirilerek saf dışı bırakıldı. Uçarmak, haksızlığa uğradığını düşündü. CHP lideri Deniz Baykal'ın, "otomobil pazarlığı" sırasında telefon dinleme yakalandığını açıkladığı müsteşar yardımcısı görevden alınmadı. Kısaca, gümrükler ayar tutmadı.
Gümrükleri sarsan son başmüdürlük değişimi de tepki çekti. Bazı deneyimsiz isimleri atadığı söylenen Tüzmen, huzursuzluk oklarının hedefi oldu. İddialara göre, gümrük müdürlerinden açık tarihli istifa mektubu alındı. Gerekçe ise "Çarkların dişlileri arasında ezilene kadar en az 6 ay kazandırırlar!"
Tüzmen'in atamalarının, Cumhurbaşkanı Sezer kadar, daha Köşk'e ulaşmadan Başbakanlık Müsteşarı Ömer Dinçer'e takıldığı anlatılıyor. Bu sıkıntı, Başbakan Erdoğan'a da taşınıyor. Durum değişmiyor.
Erdoğan'la Tüzmen arasında çeşitli vesilelerle geçen ima dolu konuşmalar da kulislere yayılıyor. Örneğin, Irak'la petrol karşılığı gıda programı ve firma seçimleri TBMM Akaryakıt Kaçakçılığını Araştırma Komisyonu'nda masaya yatırılıyor. Bazı gizli belgelere erişilemiyor. Tüzmen'in üzerine gidiliyor. Bakan, Başbakan'a, "Kemer altı vuruluyor" diyor. Başbakan ise "Ne var canım bunda?" cevabını veriyor. Tüzmen'in yanıtı, "Ben göndereyim, gereğini siz yapın" oluyor. Tam bu sırada İran'dan, Irak'a petrol sevkıyatı yapmak isteyen bazı grupların kulis yaptığı bilgisi tartışmaları alevleniyor.
Tüzmen giderek Ak Parti'nin çekirdek kadrosu dışında algılanıyor. Yalnız savaşmayı seviyor. Öyle anlaşılıyor ki Erdoğan'ın, Çankaya planı, kabine içindeki dengeleri doğrudan etkilemeye devam ediyor.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA