Projenin adı, "Füze kalkanı!.."
Günlerdir tartışıyoruz, ABD kararlı.
Önümüze çeşitli tercihler sürüyor. Bu kez gidemediği AB kanalı yerine NATO üzerinden çalışmasını yürütüyor: "Türkiye'nin AB'nin güvenliği için böyle bir fedakârlıkta bulunması gerekir" diyor.
Türkiye'yi kendi ekseninde tutmak için gerekeni yapıyor.
Yani, "Alaveredalavere, garip Mehmet nöbete!" çalışması tam gaz sürüyor.
Füze kalkanını almak zorunda mıyız?
Acaba kalkan, AB için olmazsa olmaz bir proje mi?
Her iki soruya yanıtımız kesinlikle hayır!..
Stratejistlere göre, "Eğer füze kalkanını alırsak, bölgede 1991'de Irak'ta 32. ve 36. paralelde kurulan Çekiç Güç gibi bir hatanın aynısı tekrarlanır!.."
Aynı hatayı tekrarlamanın âlemi ne?
Kurulmazsa ABD ile Türkiye ilişkilerinde gerilim tırmanır, endişe tavan yapar!
1 Mart 2003'te yaşadığımız "Irak tezkeresi" boyutunda olmasa bile, daha düşük dozda kriz yaşarız.

***
Nedense birileri boş durmuyor.
Türkiye-İran ilişkilerinde füze kalkanı, "Yeni Truva Atı" olarak sahneleniyor.
Bizim için önemli olan bölgedeki istikrar ve ekonomik gelişme. Türkiye ile İran'ın yıllara dayanan dostluğu var. İran, yatırıma çok para ayırıyor.
Biz, şimdiden ekonomik ilişkilerin nasıl gelişeceğine kafa yormalıyız.
Not edelim; önümüzdeki dönemde Van, bol bol gündeme gelecek. Zira. Van, İran'a açılan penceremiz olacak.
Eğer, ekonomik ilişkileri istediğimiz noktaya çekebilirsek, Van, 10 yıl içinde bölgenin Gaziantep'i olur! İnşaat, makine, doğalgaz ve enerji gibi yatırımlar, uzun vadede hem istihdam yaratabilir, hem de üretim kapasitelerini yükseltebilir. Bu konjonktürü iyi değerlendirirsek yakın dönemde İran, Türkiye'nin büyüme potansiyelini 1-2 puan yukarı bile çeker.
***
Ancak üç sebebi olan şu:
ABD, İran'a ciddi yaptırım uyguluyor.
Petro kimya ve kimyasal ürünler abluka altında.
Uluslararası bankalar İran'a akreditif açmıyor.
O halde bu iş nasıl olacak?
İktidar, muhalefet fark etmez, hepimiz İran dersimizi çalışmalıyız. ABD ile Türkiye'nin kavga etmesinden yana tavır sergileyen muhalif kesim, şapkayı önüne koyup, bir kez daha düşünmeli! Hükümet ise sadece kendi yanında duranı değil, bütün ekonomik grupları Türkiye'nin çıkarına kucaklamalı.