Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HINCAL'IN YERİ HINCAL ULUÇ

Dünyanın en güzel caddesi..

Bağdat Caddesi benim için bir başkadır.. Bir defa benzersiz bir nostaljidir.. Gençliğim orda geçti.. Hep yazmışımdır.. Özlediğim, o günlerin bir daha geri gelmez, dünyalar güzeli caddesi midir, yoksa, daha da geri gelmez gençliğim mi?. Ya da ikisi birden..
Geçen cumartesi öğlen, Ertekin'de oturmuş, yemeklerimizi bekliyoruz.. "Fırla gidiyoruz" dedim.. "Açlıktan ölüyorum, hele şu yemekleri yiyelim" dedi.. Ertekin'in açlıktan ölmediği zaman yoktur. Pazarları, Salomanje'de iki saati aşan muhteşem bir brunch yaparız. Kuş sütü de var.. Bineriz arabaya.. Ortaköy.. Nişantaşı'ndan Ortaköy.. En fazla 10 dakika, pazarları.. Ertekin oturur oturmaz içeri seslenir..
"Sabahtan beri bir şey yemedim. Açlıktan ölüyorum. Bana yemek, acele.."
"İyi işte.. Ben de seni yemeğe götürüyorum" dedim..
"Nereye?.."
"Bağdat Caddesi'ne.."
Ertekin ölüyordu. Homurdana homurdana arabaya bindik.. İstikamet Şaşkın Bakkal, 350 numara.. Orda Food&Co diye yeni bir yer açılmış.. Açan da Lerzan.. 25 yıl önce üniversiteyi bitirdiğinde, Gelişim'de bizim yanımızda işe başlamıştı.. Halkla İlişkiler asistanı olarak.. Çok da iyi başladı, ama aniden evlendi.. İstanbul'u da, işi de bıraktı. Kocasının memleketine taşındı..
Şimdi dönmüşler. Babası Dr. Hikmet Kandemir, ta Ankara yıllarından arkadaşım. Annesi, nur içinde yatsın harika yemekler yapardı.. Ağzımda hâlâ o tat var..
Gittik ki, mekân dünya şekeri.. Nasıl şirin, nasıl sıcak bir dekor.. Geniş kaldırımın ortasında, yer seviyesinden biraz aşağıda bir havuz düşünün.. Orda oturuyorsunuz. Caddenin göbeğinde yani. Kapı yan sokaktan. Kapalı bölüm üç ayrı dekor.. Camlı giriş bölümü.. Kapalı restoran bölümü.. Benim bayıldığım yumuşak koltuklarla döşenmiş, bekleme ve buluşma yeri.. Sonra bir tünelle cadde ortasındaki bulvar cafesi.. Tasarım gidip görecek kadar güzel..
Açlıktan ölen Ertekin dekora bakmaktan, midesini unuttu.
Sonunda havuzun kenarına oturduk. O dünyalar güzeli yürüyüş/ Promenad Bulvarı'nın insanları dört tarafımızdan geçiyorlar. Yani benim için dünyanın en güzel manzarası.. Ben suya değil, insana, yaşama bakmaya bayılırım ya..
Ertekin bir "İncik" istedi.. Adı Food& Co olan yerde, klasik Türk yemeği incik..
Ama bu incik başka incik.. Bir defa tabaktaki sunum.. Sonra lezzet.. Dayanamadım iki çatal aldım, Ertekin tabağı silip tükürmeden.. Müthiş..
Lerzan anlattı.. Food&Co, bir Amerikan girişimi.. Logosu "Art of eating and drinking.." Yani Yeme ve İçme Sanatı.. Amerikalı Patrizia yemeklerin ve sunumların sorumlusu..
Gerçekten sanat.. Dünyanın dört ünlü şefinin ve Türk mutfağının en ünlü yemekleri, cidden özel bir sunumla geliyor önünüze..
İçkiler mi?. 50 çeşit kokteyl mesela. Sadece Mohito'nun ayrı menüsü var, iyi mi?..
Harika lezzetli, harika keyifli bir yemek yedik.. İlk fırsatta gene gelme sözünü Lerzan'a ve kendimize vererek.. Ertekin öyle bayıldı ki, iş teklifi bile yaptı.. "Gelin benim Ortaköy'deki yeri Food&Co yapalım" diye..
Tadımlık gelen tatlıların sonunu alır almaz "Hadi" dedim, Ertekin'e.. "İkinci hedef.."
İkinci hedef Pronail Bağdat Caddesi şubesi.. Hani Astoria'nın altında açmışlardı ya Berna ve Banu kardeşler bu ilk manikür, pedikür dükkânını, ben de abone olmuştum.. Bu ünlü Amerikan markasını İstanbul'a hızla yayıyorlar. Bağdat Caddesi'nde de bir dükkân açmışlar. Onu denetleyeceğim..
Erenköy'e yürüdük. Caminin hemen yanında, caddeye bakan ince uzun bir dükkan. Önü baştan başa cam.. Oturuyorsunuz.. Dünya tatlısı genç kızlar tırnaklarınızı hallederken siz caddeyi, o dünyalar güzeli caddeden geçenleri seyrediyorsunuz..
"Hiç acele etmeyin kızlar" dedim.. "Burada saatlerce kalabilirim.."
Pronail/ Bağdat yeni manikür adresim.. Artık başka şubeye gitmem..
Çıktık ki, Filiz.. Benim sevgili aile dostlarım.. Eşi Hakan daha işten dönmemiş. Evleri hemen orda zaten.. "Hadi size caddede bir kahve ısmarlayayım" dedi.. "Zaten caddedeyiz" dedim..
"Yok" dedi.. "Bu büyük harfle, Cadde!.."
Bağdat Caddesi'nde, hemen karşıda harika bir kaldırım kafesi, Cadde.. Tam da yolun kenarında masa bulduk mu?. Kahve diye oturduk ama, Filiz oranın hatırlı müşterisi.. Anında masanın üzeri atıştırmalıklarla doldu.. Nasıl lezzetli şeyler..
Bu Bağdat Caddesi, inanın dünyayı gezen biri olarak söylüyorum. Dünyanın başka yerinde yok.. Dünyada bir Bağdat Caddesi daha yok..
Yaşarken tadını çıkarmaya bakın!..
Hele hava güzelse, hele yürüyebiliyorsanız!..

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA