Akıncı Ahmet Cemil Kimdir?

Babasının görevli bulunduğu Akkâ'da (Filistin) doğdu. Baba tarafından ataları Rumeli sipahilerinden olduğu ve bu sebeple aile Sipahizâde lakabı ile anıldığı için ilgili kanundan sonra Akıncı soyadını aldı. Babası, tahsilini Fâtih medreselerinde tamamladıktan sonra Suriye, Hicaz ve Mısır'da maarif müfettişliği, çeşitli yerlerde sultânî müdürlüğü yapan Abdürrahim Hilmi Bey, annesi ise Arabistan'ın çeşitli bölgelerinde rüşdiye müdireliklerinde bulunan Fatma Hanım'dır.

Suriye'nin İngilizler tarafından işgali üzerine 1919'da ailesiyle birlikte Maraş'a geldi ve burada üzerinde derin izler bırakmış olan Maraş muharebesini gördü. Kayseri'de başladığı tahsil hayatına Adana'da devam etti. 1929'da Kuleli Askerî Lisesi'ne girdi. Harbiye ve Topçu Atış Okulu'nu tamamladıktan sonra 1934'te topçu teğmeni olarak orduya katıldı. Ordunun çeşitli kademelerinde yirmi altı yıl görev yaptı, 1960'ta albay rütbesiyle emekli oldu. Başta Yeşilay Cemiyeti olmak üzere birçok hayır derneklerinde çalıştı. 1 Ocak 1984'te İstanbul'da öldü. Küçük yaştan itibaren hikâye, roman ve şiirle meşgul olan Akıncı'nın genellikle dinî ve millî konuları işlediği kırktan fazla eseri vardır. Kitaplarının birçoğunda olduğu gibi, Hz. Âdem'den başlayıp bütün peygamberlerin hayatını geniş hayal dünyasında şekillendirdiği olaylarla süsleyerek kaleme aldığı "Kâbe'ye Doğru" serisinde de onların yaşadığı devirleri canlandırırken kesin ifadelerle zikrettiği bazı hadiselerde Ahd-i Atîk'i kaynak alan İsrâiliyat türü eserlere dayandığı anlaşılmaktadır. Ele aldığı bazı olayları bir taraftan âyet meâlleriyle desteklerken diğer taraftan pek muteber sayılmayan kaynaklardan nakiller yapmıştır. Rahmet Müjdecisi Hz. Muhammed'in Hususiyetleri adlı eserinde, "Ümmî Değildi" başlığı altında, Hz. Peygamber'in okuma yazma bildiğini iddia ederken bu konudaki rivayetleri te'vil etmekte ve kendine göre yeni yorumlar getirmektedir. Ayrıca eserlerinde rastlanan bazı ifadelerde yerleşmiş dinî hassasiyete pek dikkat etmediği de görülmektedir. Tarihî romanlardaki üslûbun dinî temaları işlediği romanlarına nisbetle daha başarılı olduğu söylenebilir. Buna rağmen Akıncı, romanlarındaki olayların örgüsü ve anlatımın kolay anlaşılır, akıcı ve açık oluşuyla eserlerinin zevkle okunmasını sağlamış, özellikle gençler ve geniş halk kitleleri üzerinde etkili olmasını bilmiştir.

Kaynak: Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi

BİZE ULAŞIN
SON DAKİKA