Dernschwam de Hradıczın, Hans kimdir ?

Bohemya'nın Brux kasabasında doğdu. Varlıklı bir aileden geldiği ve oldukça iyi bir öğrenim gördüğü tahmin edilmektedir. Viyana Üniversitesi'nin 1507 yılı kütük defterinde adına rastlanan Dernschwam'ın 5 Eylül 1510'da Leipzig Üniversitesi Felsefe Bölümü'nden mezun olduğu bilinmektedir. Wiener Nationalbibliothek'te bulunan bir el yazmasından, bir süre Viyana'da yaşadıktan sonra 1514'te Ofen'e (Budin), Macar kraliyet sarayında prenslerin mürebbisi olan Hieronymus Balbi'nin yanına gittiği ve 1515'te onunla birlikte Pressburg'a geçip daha sonra 1520-1530 yılları arasında Macaristan ve Transilvanya'da dolaşarak gördüğü Roma kitâbelerinin kopyalarını bir deftere geçirdiği öğrenilmektedir. 1525'ten itibaren, koleksiyonlarıyla ünlü Augsburglu banker ve sanat dostu Anton Fugger'in hizmetinde bulunan Dernschwam, 1549 yılına doğru onun yanından ayrılarak 1553'te Alman İmparatoru I. Ferdinand'ın Kanûnî Sultan Süleyman'a gönderdiği elçilik heyetine katıldı. İstanbul'u görmek, Osmanlı Devleti'ni tanımak isteğiyle heyete katılan Dernschwam, bu uzun yolculuğu kendi hesabına yaptığını seyahatnâmesinin sonunda açıkça belirtir.

22 Haziran günü Viyana'dan yola çıkan heyet 25 Ağustos'ta İstanbul'a ulaştığında padişah Nahcıvan seferi için Anadolu'ya hareket etmek üzereydi. Elçilik heyeti bundan dolayı huzura kabul edilmedi ve Kanûnî ile görüşebilmek için bir buçuk yıldan fazla bir süre beklemek zorunda kaldı. Nihayet heyet, 1554 Kasım ayı başlarında seferden dönüp kışı Amasya'da geçiren padişahın huzuruna çıkabileceği haberini alınca 9 Mart 1555'te İstanbul'dan ayrılarak Gebze, İznik, Ankara, Çorum üzerinden bir ayda Amasya'ya ulaştı. Dernschwam, elçilik heyetinin 7 Nisan'dan Haziran başına kadar Amasya'da kalması sebebiyle şehri tanıma fırsatı buldu ve bu arada Şah Tahmasb'ın Kanûnî'ye gönderdiği fevkalâde görkemli İran barış heyetinin de gelmesiyle (10 Mayıs) yaşanan çok hareketli günlere şahit oldu. 2 Haziran'da dönüş yolculuğuna başlayan heyet aynı güzergâhı takip ederek 23 Haziran'da İstanbul'a vardı ve 3 Temmuz'da da buradan ayrıldı. Kendi özel hizmetkâr, arabacı ve seyisleriyle heyete katılmış olan Dernschwam, İstanbul'da rastladığı ve fidyesini ödeyerek esaretten kurtardığı bir Alman tüfek ustasını da beraberinde götürdü. Heyet Silivri, Babaeski, Edirne, Filibe, Sofya, Niş, Belgrad ve Osijek yoluyla Budin'e, birkaç gün sonra da 11 Ağustos 1555'te Viyana'ya ulaştı.

Dernschwam'ın Avusturya'ya döndükten sonraki hayatı hakkında pek bir şey bilinmemektedir. Seyahatnâmesinin sonunda yazdığına göre Türkiye'den beraberinde Rumca el yazmaları, at, halı, kilim, çeşitli kumaş ve değerli taşlar getirerek satmıştır. 1560'ta Neusohl'da veya yakınındaki Kremnitz'de yaşadığı tesbit edilmekte ve kesin ölüm tarihi bilinmemekle birlikte, 1569 Şubatında bir yakını tarafından özel kütüphanesinin Viyana Saray Kütüphanesi'ne satılmış olmasından 1568 sonlarında artık hayatta bulunmadığı anlaşılmaktadır. 651 cilt içinde 2000 kadar değişik eserden meydana gelen bu değerli kütüphanenin bazı kitapları ise Münih Kütüphanesi'ne girmiştir. Wiener Nationalbibliothek'teki Tabulae codicum manuscriptorum adını taşıyan katalogda (Viyana 1875), "Catalogus librorum Joannis Dernschwammii, ita ut mense Julio 1575 a Helferico Gutt et Hugone Blotio recensione Bibliothecae Caesareae facta, fuit inventus" başlığı altında Dernschwam'dan alınan kitapların listesi bulunmaktadır (VII, 131).

Dernschwam'ın seyahatnâmesinin Fugger ailesine ait olan orijinal el yazması, arşivci Fr. Dobel tarafından 1889'a doğru Babenhausen Şatosu'nda bulunmuştur. Daha sonra istinsah edilen nüshaların en eskisi ise Braunschweig eyaletinde Wolfenbüttel Kütüphanesi'nde olup (nr. 255) aynı yerde XVIII. yüzyıla ait bir kopya daha bulunmaktadır (nr. 2499). Babinger'in tesbit ettiğine göre Prag'daki Bohemya Krallık Müzesi'nde de birçok yerleri boş bırakılmış bir nüsha daha mevcuttur.

XIX. yüzyılda bazı tarihçiler Prag'daki eksik yazmayı inceleyerek araştırmalarında kullanmışlarsa da seyahatnâme hakkında ilk defa etraflı çalışmayı ünlü Anadolu coğrafyacısı H. Kiepert Wolfenbüttel nüshası üzerinde yapmış ve bu incelemeyi 1863'te bir bildirisine konu ettikten sonra geniş bir makale halinde yayımlamıştır (bk. bibl.). Kiepert'in yaptığı, Dernschwam'ın seyahat güzergâhını gösteren taş basması harita ise piyasaya verilmemiştir. Daha sonra Fugger arşivindeki nüshayı esas alan F. Babinger, önce 1913-1914 yılları arasında bu yazmadan faydalanarak bazı küçük makaleler yayımlamış, arkasından da metnin tamamını neşretmiştir (Hans Dernschwam's Tagebuch, einer Reise nach Konstantinopel und Kleinasien [1553-55], München-Leipzig 1923, XXXVI+314 sayfa). Ancak kitap, Babinger'in baş tarafına çok geniş bir önsöz koymasına, bazı açıklamalar yapmasına ve anlatılan konulara açıklık getirecek bazı notlar eklemesine rağmen kolaylıkla anlaşılabilir nitelikte değildir. Çünkü metin orijinalinde olduğu gibi eski yüksek Almanca ile verilmiştir. Kitabın Türkçe tercümesi Yaşar Önen tarafından yapılmış (İstanbul ve Anadolu'ya Seyahat Günlüğü, Ankara 1987), fakat başına Babinger'in uzun ve etraflı önsözünün tamamı konulmamıştır. Dernschwam seyahatnâmesinin eski Almanca'yı iyi bilen bir ilim adamı tarafından, metinde geçen yerler, yapılar, insanlar, olaylar, örf ve âdetler, hatta giyim kuşam ve hayat tarzı hakkında açıklayıcı notlar eklemek suretiyle yeni bir neşrinin yapılması Türk okuyucusu için büyük kazanç olacaktır.

Dernschwam, seyahatnâmesinde zaman zaman Türkler'i küçümseyen ifadeler kullanmakla beraber oldukça iyi müşahedelerde bulunmuştur. Özellikle geçtiği yerleşim birimlerine dair verdiği bilgiler o yerlerin tarihçeleri bakımından önemlidir. Osmanlı topraklarında yaşayan hıristiyanlar ve yahudiler hakkında da etraflı bilgiler vermiştir. Bu arada Anadolu'da rastladığı Alman, Avusturyalı ve Macarlar'ın çokluğu dikkat çeker. Dernschwam, Çemberlitaş karşısındaki Elçi Hanı'nda kalarak 25 Ağustos 1553'ten 9 Mart 1555'e kadar on sekiz aydan uzun bir süre içinde yaşadığı İstanbul'u etraflı şekilde incelemiş ve pek çok ayrıntıya dikkat etmiştir. Bunlardan özellikle yiyecekler ve fiyatlar hakkında düştüğü notlar üzerinde durmaya değer niteliktedir.

Kaynak: Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi

BİZE ULAŞIN
SON DAKİKA