Ehl-i sünnet kelâmcısı Cûzcânî Ebû Bekir

Hayatı hakkında kaynaklarda yeterli bilgi bulunmamakla birlikte nisbesi dikkate alınarak Cûzcân'da doğduğu söylenebilir. Hocalarından Ebû Süleyman el-Cûzcânî'nin (ö. 200/816), ömrünün son yıllarında Bağdat'ta bulunduğu sırada Cûzcânî'nin de oraya gidip yerleştiği ve bu sebeple Bağdâdî diye de anıldığı bilinmektedir. Cûzcânî ile birlikte Ebû Süleyman el-Cûzcânî'nin derslerine devam etmiş olan ve akranı olduğu anlaşılan, ancak daha sonra kendisinin de öğrencisi olan Ebû Nasr el-İyâzî 260 (874) yılından sonra öldüğüne göre Cûzcânî'nin III. (IX.) yüzyılın ikinci yarısında vefat ettiğini söylemek mümkündür.

Sâmânîler Hükümdarı Nasr b. Ahmed zamanında (864-892) Türkistan'da bir savaş esnasında şehid düşen ve Meseletü's-sıfât adlı bir eserin müellifi olduğu bilinen Ebû Nasr el-İyâzî ile Ehl-i sünnet kelâm mektebinin kurucularından Ebû Mansûr el-Mâtürîdî Cûzcânî'nin en meşhur öğrencileridir. İslâmî ilimlerin birçoğunda üstün seviyeye yükseldiği kabul edilen Cûzcânî'nin daha çok fıkıh ve kelâm ilimlerinde vukuf sahibi olduğu nakledilir. Talebelerinin kelâm ilminde derinleşmesi de onun bu ilimdeki dirayetini gösterir.

Kaynaklarda Cûzcânî'nin birçok eser yazdığı belirtilirse de sadece üç tanesinin adı zikredilir. 1. el-Fark ve't-temyîz. İlâhî sıfatlara dair olup özellikle zâtî ve fiilî sıfatlar konusunu inceler. 2. Kitâbü't-Tevhîd. 3. Kitâbü't-Tevbe.

Kaynak: Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi

BİZE ULAŞIN
SON DAKİKA