Fazl Hasan Abbas kimdir?

Filistin'de Nâsıra yakınlarındaki Safûriye kasabasında doğdu. Gözleri görmemesine rağmen küçük yaşta ilim tahsiline başladı. On yaşına gelmeden Kur'an'ı, fıkıh, kelâm ve hadise dair bazı metinleri ezberledi. Ardından Akkâ'ya giderek 1946-1947'de Cezzâr Ahmed Paşa Camii müştemilâtından Ahmediyye Medresesi'nde eğitim gördü. Daha sonra Mısır'a geçti ve lise öğrenimini orada tamamladı. 1952'de Ezher Üniversitesi Usûlüddin Fakültesi'nden mezun olan en genç öğrenci oldu. 1953 başlarında babasının vefatı üzerine Lübnan'a gitti. 1954'te tayin edildiği Evkaf Dairesi'nde 1965 yılına kadar çalıştı. Bu dönemde evinde ilim halkaları düzenleyip sürekli ders okuttu. İlmî faaliyetleri ve fikirleri sebebiyle 1965'te Lübnan'ı terketmek zorunda kaldı, Ürdün'e geçti ve kısa süre sonra Evkaf Dairesi'nde vâiz olarak göreve başladı. 1966-1971 yıllarında aynı daireye bağlı el-Ma'hedü'ş-şer'î'de ders verdi. Bu dönemde Ezher Üniversitesi'nde yüksek lisansını tamamlayınca (1967) doktora öğrenimine başladı ve 1972'de İtticâhâtü't-tefsîr fi'l-ʿaṣri'l-ḥadîs̱ fî Mıṣr ve Sûriye başlıklı çalışmasıyla doktor unvanını aldı. Tahsil hayatında kendisini etkileyen hocaları arasında Ezher'de hocalık yapan dayısı Yûsuf Abdürrezzâk el-Meşhedî, Muhammed Abdullah Dirâz, Meşhûr ed-Dâmin, Muhammed Yûsuf Mûsâ, Mahmûd el-Guneymî ve İbrâhim Zeydân sayılabilir.

1975-1978 yıllarında Birleşik Arap Emirlikleri'nde bulunduktan sonra Ürdün Üniversitesi Şeriat Fakültesi'ne döndü ve 2002 yılına kadar tefsir anabilim dalında çalıştı. 2002-2007 arasında Yermük Üniversitesi'nde ders okuttu. 2008'de Amman'da kurulmuş olan Câmiatü'l-ulûmi'l-İslâmiyyeti'l-âlemiyye'ye geçti ve burada hayatının sonuna kadar görevine devam etti. Fazl Hasan Abbas yine hayatının sonuna kadar namaz kıldırdığı Zemiliye Camii'nde, evinde ve radyoda ders verdi. Kur'an'ın tamamını iki defa Ürdün Radyosu aracılığıyla tefsir etti. Ürdün'ün ilmî, edebî ve fikrî hayatında etkileri görülen birçok öğrenci yetiştirdi. Ahmed Nevfel, Abdünnâsır Ebü'l-Besal, Muhammed Uveyda, Şehhâde el-Amrî, Cemâl Ebû Hassân, Muhammed el-Mecâlî onun öğrencilerinden bazılarıdır. On beş çocuk babası olan Fazl Abbas 9 Şubat 2011'de umreye gitmek üzere evinden çıkarken öldü. Tevazu, sabır ve metanet gibi ahlâkî güzellikleri yanında mücadeleci bir karaktere sahipti ve Filistin meselesine hayatı boyunca özel bir ilgi duymuştu.

Ulûmü'l-Kur'ân alanında tecdidin kaçınılmaz olduğu ve ilmî mirası yapıcı bir tenkide tâbi tutmak gerektiği kanaatinde olan Fazl Hasan Abbas'a göre rivayet tefsiri, re'ye yer vermeksizin sadece Hz. Peygamber'in tefsirlerinden ve esbâb-ı nüzûlle ilgili olanlar başta olmak üzere merfû hükmünde olan sahâbenin rivayetlerinden ibarettir. Ona göre Kur'an'ı Kur'an'la tefsir yöntemiyle gerçekleştirilen tefsirlerin çoğu re'yden ibarettir, bu tür tefsirleri rivayet tefsirinden saymamak gerekir. Dirâyet tefsirine gelince müfessirin ön yargılarına göre hareket etmemesi, tefsirinin Arap dili kaidelerine, sözün bağlamına ve Hz. Peygamber'den gelen sahih haberlere aykırı olmaması gerekir. Sahâbe döneminde İsrâiliyat'ın tefsirin kaynakları arasında yer almadığı, Medenî sûrelerde Mekkî âyetlerin bulunmadığı da onun görüşleri arasındadır.

Kaynak: Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi

BİZE ULAŞIN
SON DAKİKA