İhşîd unvanının Araplar'ın Mâverâünnehir'i fethi sırasında Soğd bölgesinde kullanıldığı anlaşılmaktadır. Makdisî, Semerkant hükümdarının (ihşîd) sarayının Mâyemurg'da bulunduğunu kaydeder (Aḥsenü't-teḳāsîm, s. 279). Ya'kūbî, Abbâsî Halifesi Mehdî-Billâh'ın elçiler gönderip itaatlerini sağladığı hükümdarlar arasında Soğd ihşîdini de zikreder (Târîḫ, II, 397). İbn Hurdâzbih, Fergana hükümdarlarına da ihşîd denildiğini söyler (el-Mesâlik ve'l-memâlik, s. 40). Müellifi meçhul Mücmelü't-tevârîḫ ve'l-ḳıṣaṣ adlı eserde (s. 421) Fergana hükümdarlarına ihşîd, Soğd hükümdarlarına ise "begtegin" denildiği kaydedilmektedir. İbnü'l-Esîr'e göre 133 (751) yılında Şâş (Taşkent) melikine karşı Fergana ihşîdi Çin hükümdarından askerî yardım almıştır (el-Kâmil, V, 449). Mu'tasım-Billâh döneminde Fergana'dan gelip Abbâsîler'in hizmetine giren bir Türk ailesine mensup olan Muhammed b. Tuğç, Halife Râzî-Billâh'tan ihşîd unvanını almış (326/938 veya 327/939), bu unvan daha sonraki İhşîdî hükümdarları tarafından da kullanılmıştır.
Kaynak: Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi