Türkiye'nin en iyi haber sitesi
NAZLI ILICAK

Dink ailesinin tepkisi

Hrant Dink'in ailesi cinayetin karanlığa gömülmesinden endişeli. "Biz bu müsamerede yer almayacağız" açıklaması bunu gösteriyor. Malum, 14. Ağır Ceza Mahkemesi, örgütün varlığına işaret eden yeterli delil bulunmadığını açıklamıştı. Yargıtay ise, cinayeti, basit bir suç örgütünün işlediğine hükmetti; Trabzon'daki gençlerin milliyetçi duygularla hareket edip, Hrant Dink'i hedef aldıkları sonucuna vardı.
Oysa, meseleye daha geniş bir çerçevede bakmak gerekiyor. Ama maalesef, Ergenekon davaları kan kaybetti. Bunda "Yargıda ve poliste cemaatçi örgütlenme" iddialarının rolü olduğunu inkâr edemeyiz. Bu iddialar, Ergenekon davalarını yıpratmaya yönelik psikolojik harekâtın bir parçası. Kanıt mı istersiniz? 22 Ocak 2008'de adı konularak, "Ergenekon operasyonları" başladı. Ve ilk aşamada Veli Küçük, Türk Ortodoks Patrikhanesi Sözcüsü Sevgi Erenerol, Orhan Pamuk ve Elif Şafak'ın yanı sıra Hrant Dink aleyhine Türk Ceza Kanunu'nun 301. maddesinden suç duyurusunda bulunan avukat Kemal Kerinçsiz, Danıştay cinayeti sanığı Alparslan Aslan'ın da üyesi bulunduğu Vatansever Kuvvetler Güçbirliği Hareketi'nin başkanı Fikri Karadağ gibi isimler gözaltına alındı. Hemen ertesi gün, Doğu Perinçek'in Aydınlık gazetesinde, "Poliste Fethullahçı Örgütlenme" iddiası ortaya atıldı. O güne kadar, böyle bir kadrolaşmadan söz edilmiyordu. (Daha doğrusu, 1990'lı yıllarda seslendirilen benzer iddialardan dolayı zan altında kalan polisler, idari ve adli tahkikat geçirmiş, fakat bu ilişkileri gösterecek somut deliller bulunmadığı için aklanmışlardı. Ergenekon operasyonunun başlamasıyla birlikte, bu defa farklı isimleri hedef alan, ama aynı mahiyette suçlamalar gündeme geliyordu.) Bu bir psikolojik harekâttı. Ergenekon operasyonlarını gerçekleştiren Savcı Zekeriya Öz ile İstihbarat'tan Sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı Ali Fuat Yılmazer, sonunda tasfiye edildi. Haleflerinin onlar kadar başarılı olmadığı, Dink cinayetiyle ilgili bulguların birbiriyle yeterince irtibatlandırılamamasından da anlaşılıyor.

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA