Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ŞELALE KADAK

Arçelik'in akıllı fırını beni neden şaşırtmıyor?

Mesleğe ilk başladığım yıllarda özel sektörün en büyük şirketi olan Arçelik'in başında Mehmet Ali Berkman vardı. Zaman zaman telefonla arar, piyasanın nabzını tutardım.
Hiç unutmuyorum-ki sanıyorum Mehmet Ali Berkman da unutmuyordur-1994 krizi sırasında sanayide üretimin durduğuna, üstelik de Arçelik'in ara verdiğine dair bir dedikodu çıkmış, ben de işin aslını öğrenmek için Berkman'ı aramıştım.
Berkman, gerçekten de piyasadaki durgunluğa tedbir amaçlı, işçileri 15 gün izne çıkarma ve üretime ara verme kararı aldıklarını söyleyince, Sabah'ta o sırada çalıştığım yöneticilerim bu haberin üzerine atlamış ve ertesi günün birinci sayfanın manşeti, 'Arçelik üretime ara veriyor' diye çıkmış, haber büyük yankı uyandırmıştı.
Profesyonel yöneticiler arasında en güvendiğim isimlerden biriydi Mehmet Ali Berkman. O gün bana telefonda off-the record da dememişti ve aslında bu manşetten sonra canı biraz sıkılmıştı.
Neticede Arçelik öylesine büyük ve attığı her adım öylesine önemli bir göstergeydi ki, bu şirketin üretimi durdurması durumun vahametini anlatmak için yeterli oluyordu.
Aradan yıllar geçti, başarıdan başarıya koşan, ihracat şampiyonu olan, en son teknolojiyle üretim yapan, araştırma-geliştirme departmanıyla dikkat çeken Arçelik'in başına bu kez yurtdışı Koç şirketlerinde isim yapmış Nedim Esgin geldi.
İlginç bir şekilde ben Arçelik'i bir de bu dönem çok yakından izledim. Esgin farklı bir yöneticiydi. Koç Grubu şirketlerindeki profesyonellerden daha cesur buluyordum onu.
Gelir gelmez logoyu değiştirmişti. Arçelik gibi bir şirkette böyle radikal bir karar kolay değildi ama yapmıştı işte. Biraz şimşekleri de üzerine çekmişti tabii.
'Arçelik demek yenilik demek yenilik demek Arçelik demek' sloganıyla Çelik isminde bir robot ortaya çıktı. Çok sempatikti, bir anda herkesin tanıdığı, bildiği bir karaktere dönüştü.
O dönemde Esgin cesur girişimlerde bulundu, mesela Arçelik ilk kez yurtdışında şirket satın almaya başladı. Almanya'da, arkasından Avusturya'da ve sonra da Romanya'da şirketler satın aldı. Daha çok şey yapacağını bekliyordum Esgin'in, ancak ani bir kararla istifa edip, Arçelik'ten ve dahası Koç Grubu'ndan ayrıldı.
Koç Ailesi ya da yöneticilerle sorun yaşayıp yaşamadığını hiçbir zaman söylemedi, zatende girişimci olup herkesin bildiği Darty markasını Türkiye'ye getiren isim oldu.
Niye bugün Arçelik'in benim için dönüm noktası olan zamanlarından söz ettiğime gelince; önceki akşam Arçelik Genel Müdürü Levent Çakıroğlu'nun davetiyle bir yemekte buluştuk ve yardımcısı Tülin Karabük ve şu sıralar Arçelik'in akıllı mı akıllı yeni fırınının reklamlarında rol olan duayen tiyatrocumuz Serra Yılmaz ile bir masa etrafında Arçelik'in hayatımızdaki yeri üzerine sohbet yaptık.
Gördüm ki, bugün yaklaşık 21 bin 500 çalışana ulaşan Arçelik çoktan global bir şirkete dönüşmüş.
Öyle ki Çakıroğlu Türkiye'de ekibiyle zaman zaman yaptığı saha ziyaretlerini, yani ev gezmelerini artık Romanya, Rusya, Çin ve satın aldıkları üç fabrikayla yeni girdikleri Güney Afrika'da yapıyor.
20 ülkede satış ve pazarlama ofisi, kendisine ait Beko dahil 10 markası, 100'den fazla ürünüyle Arçelik'in cirosu da 9 aylık rakamlara göre 6.4 milyar lirayı aşmış durumda.
En fazla patent üreten kuruluş olan Arçelik, dünya patent liginde ilk 500'deki tek Türk şirketi konumunu koruyor. Üstelik 95'inci sırada. O nedenle, bugün 79 yemek tarifini fotoğraflarıyla birlikte üzerinde taşıyan, sörf teknolojine sahip, fotoğraf dahi yükleyebildiğin 'A La Chef' ankastre fırını beni hiç şaşırtmıyor.
Yani her ürünü, yeniliği Türkiye'de yetişmiş mühendisler tarafından geliştirilen 56 yıllık Arçelik'ten beklentim öylesine yüksek.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA