Türkiye'nin en iyi haber sitesi
OKAN MÜDERRİSOĞLU

Üç parti, üç fark!

Seçim kampanyalarının ana ekseni artık belirginleşiyor:
1- AK Parti'nin "yoksullukla mücadele stratejisi" ile CHP'nin "sosyal yardım vaadi" karşılaşıyor.
2- AK Parti'nin yeni anayasayla desteklenen "yumuşak gücü" (soft power) ile BDP'nin "sadece kendine demokrasi" isteyen şiddet içerikli talepleri çarpışıyor.
3- AK Parti'nin hukukun üstünlüğüne, güçlü ekonomiye ve küresel itibara dayanan "milli duruşu" ile MHP'nin anti terör içerikli "söylem milliyetçiliği" rekabet ediyor.

***
Bu yazımızda, seçim meydanlarının "sosyal yönüne" yakından bakacağız. 2002-2009 döneminde yoksul sayısı 19.7 milyondan 12.7 milyona indi. Ancak bu alanda alınacak daha çok mesafe var. Bu yüzden "gelir dağılımını iyileştirmeyi" esas alan politikaların genel seçimde iş yapacağı görülüyor. Nitekim CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Aile Sigortası" ile yarışa girmesinin ardından Ankara'da yeni durum değerlendirmesi yapıldığı anlaşılıyor. Çıkan sonuç şu:
"CHP, yoksullukla mücadele önermiyor. Bir sosyal yardım ağı düşünüyor. Bu yaklaşım, 'Sen yoksulsun yoksul kal' mesajı veriyor."
***
İktidar partisi ise "sosyal devlet mimarisini" dört taşıyıcı ayak üzerine inşa ediyor. Bu konu üzerinde duran Çalışma Bakanı Ömer Dinçer, CHP'den farklılaştıkları yönleri şöyle izah ediyor:
1- Ekonomik büyüme. Necip Fazıl'ın dediği gibi, "Allah'ın on pulunu bekleye dursun on kul. Bir kişiye tam dokuz, dokuz kişiye bir pul!" Çözüm, "Pul sayısının artırılması." Büyüme olmadan istihdam da olmaz, yoksulluk da azalmaz.
2- Eğitim. Türkiye'de eğitim arttıkça iş bulma oranı da artıyor. Üniversite mezunlarının istihdam edilme oranı yüzde 72 iken işsizlerin yüzde 60'ını lise ve altındaki eğitime sahip kişiler oluşturuyor. Yeni üniversiteler açılması, düşük gelirli ailelerin çocuklarını okula göndermelerini özendiren şartlı nakit transferleri kalıpların kırılmasını sağlıyor.
3- İstihdam. Yeni istihdam vergi ve sigorta indirimleri ile teşvik edilirken yeşil kartlılar ve bir yıldan uzun süreli işsizler öncelikle işe yerleştiriliyor.
4- Sosyal Yardımlar. Günlük maişetini temin edemeyenlere sağlanan destekler, kişilerin iş arama çabasını caydırmayacak şekilde tasarlanıyor. Şu anda günlük geliri 1 doların (aylık 50 liranın) altında kimse kalmadı. 2011-2015 arasında da günlük kazancı 4.30 doların (aylık 200 liranın) altında olanların genel nüfusa oranı sıfıra inecek.

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA