Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YÜKSEL AYTUĞ

Tahta ya, zoruna mı gitti?

Bu unutulmaz replik, Cem Yılmaz'ın G.O.R.A. filmiyle belleklerimize kazınmıştı.
Bizim Uzaylı Arif temel elementleri sayarken, "Su, toprak, ateş, tahta" diyordu. Karşısındaki kötülükler imparatoru ise şaşırıyordu: "Ne? Tahta mı?" Arif ısrarcıydı: "Tahta ya... Ne o? Zoruna mı gitti?"
Perşembe günü haber bültenlerini izlerken 'tahta' fena halde zoruma gitti.
Erzurum Palandöken'de 17 yaşındaki hayat dolu, güzeller güzeli milli kayakçı Aslı Nemutlu ayağından kayağı fırlayınca dengesini kaybetmiş. Pistte hızla sürüklenip kenardaki 'tahta perdeye' çarparak boynunu kırmış
Şu garabete bakar mısınız? Milli Takım sporcularının antrenman yaptığı pistin kenarlarını 'tahta' perde çevreliyor. Hayatında bir kez bile uluslararası kayak yarışması izlemiş biriyseniz, pistlerin kenarlarında elastiki fileler olduğunu, dengesini kaybeden sporcuların bu esnek filelerle zarar görmeden tutulduğunu görmüşsünüzdür.
Eğer bizim pistin kenarında 'tahta' perde değil de o esnek filelerden olsaydı, şüphesiz Aslı kızımız bugün yaşıyor olurdu.
"Ne mutlu" esnek ağlarla çevrelenmiş pistlerde çalışan Kanadalı'ya, Avusturyalı'ya, Amerikalı'ya...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA