Cumartesi günü Tophane'deki Antrepo'daydım. Muhteşem Van Gogh 'Alive' sergisini görmek için...
150 metrelik kuyrukta 20 dakika bekledim. Ama hiç sıkılmadım. Tam tersine, yüreğim umutla doldu. Bir resim sergisi için İstanbullu sanatseverlerin bu kadar uzun bir kuyruk oluşturmasını içimden coşkuyla alkışladım.
Tam karşıda, Tophane-i Amire'deki Dali sergisi de aynı ilgiyle takip ediliyordu. Kuyrukta tesettürlü genç kızdan leopar çizmeli Nişantaşı güzeline, koltuk değnekleri ile yürüyebilen 70'lik dededen babasının kucağında göz kırpıştıran 3 aylık bebeye kadar her türden insan vardı.
Buna daha çok sevindim...
'Alive' yani 'canlı' diye tabir edilen bu sergileme yöntemi ile ilk kez karşılaştım ve çok etkilendim.
Van Gogh'un, hepsi birbirinden muazzam tabloları, karanlık salondaki dev duvar ve sütunlara projeksiyon ile yansıtılıyor, salonun kendisi koca bir tuvale dönüşüyor; insanlar adeta 'canlanan' bu tabloların içinde dolaşıyormuş hissine kapılıyordu.
Her tablo geçişi için salona verilen klasik müzik eserleri o kadar doğru seçilmişti ki, sergi adeta bir 'Van Gogh resitaline' dönüşüyordu. Özellikle, hayatımda büyük bir anlamı olan ünlü Yıldızlı Gece tablosunun 'tam ortasında olmak', beni nasıl mutlu etti, anlatamam...
Çıkışta, sefalet içinde ölen Van Gogh'un ünlü sözü kulaklarımda çınlıyordu: "Tablolarımın, üzerinde kullandığım boyadan daha değerli olduğu günler de gelecek..."
Sergiyi ünlü ilaç firması Abdi İbrahim, 100'üncü yılı şerefine organize etmiş. Elleri dert görmesin. Vallahi ilaç gibi geldi...
NOT: Sergi, Antrepo 3'te 15 Mayıs'a kadar pazartesileri hariç her gün ziyaret edilebilir. Öğrenci 8, normal bilet ücreti 15 lira. İmkanı olan kaçırmasın.
