Türkiye'nin en iyi haber sitesi
ŞELALE KADAK

'İyi ki POAŞ yerine Opet'e ortak olduk'

Komşu kelimesinin Bulgarca'daki karşılığı da komşu. Opet yöneticileri Güney Doğu Avrupa'ya açılma politikasının neden Bulgaristan'dan başladığı yönündeki soruyu 'gerçekten komşu'muzdan başlamak istedik' şeklinde açıklarken, komşu kelimesine atıfta bulunuyorlar.
Bulgaristan'ın başkenti Sofya'ya önceki gün Türkiye'den gelen kalabalık grup içindeyim. Opet'e 2003 yılında yüzde 50'sini satın alarak ortak olan Koç Ailesi de Sofya'da. Opet'in kurucusu Fikret ve Öztürk'le birlikte, Rahmi Koç, Mustafa Koç ve Ömer Koç da ön saflarda yer alıyor. Yaklaşık 80 milyon dolarlık bir yatırımla büyümeyi düşündükleri Bulgaristan'da ilk istasyonun açılışıyla ilgili haberler dün gazetelerde yer aldı. Etraf Tarkan hayranlarıyla dolup taşıyordu.

Tarkan yorumu

Gezi sırasında, Koç Holding Enerji Grubu Başkanı Ömer Koç'un yanına yaklaştığımda o da Tarkan'a gösterilen ilgiyi izlemekle meşguldü. "Başlangıçta acaba Tarkan ürünün önüne geçer mi diye bir en dişe duymadık değil" diyerek Tarkanlı Opet reklamlarına atıfta bulundu ve Tarkan'ın reklamlarda yer almasının ardından Opet'in 98 oktan benzin satışlarının iki katına çıktığı bilgisini verdi. Hal böyle olunca, Bulgaristan çıkartmasında Tarkan da boy gösterdi. Hem zaten albümü Bulgarca'ya dahi çevrilen Tarkan bu ülkede de kendi hayran kitlesini yaratmış durumda. Opet'in bu ünden yararlanmasından daha akılcı bir durum söz konusu olamaz.

Yeni dünya markası

Türkiye'nin markalaşmasının önemi anlatıladursun, konfeksiyonda Mavi'den başka doğru dürüst yurtdışında başarısını kanıtlamış bir Türk markasından ne yazık ki söz edemiyoruz. Girişimler yok değil ama henüz ciddi bir noktaya gelmiş bir elin parmakları kadar bile markamız yok. Tabii bir de Galatasaray var.
Hakkını yemeyelim. Her ne kadar AB'deki önemli isimler,
'futbolun dışında da ülkenizi tanıtmaya çalışın' diye bas bas bağırsa da Galatasaray'ın ülke tanıtımında oynadığı rol şüphesiz büyük. Bu açıdan bakınca da Fikret ve Nurten Öztürk'ün sıfırdan kurdukları Opet'i 1200 benzin istasyonuna ulaştıracak kadar büyütmekle kalmayıp bir de kendilerine Koç gibi sağlam bir ortak bulmaları takdire şayan. Opet ismi, Shell ve BP gibi dünyanın dev petrol şirketleriyle Türkiye'de boy ölçüşürken, şimdi de Balkanlar da üstelik de yenilenmiş logosuyla boy göstermeye başladı. Yani Türkiye yeni bir markasını daha yurtdışına taşıma başarısını gösterdi.

İsabetli bir iş çünkü...

Rahmi Koç'la yaptığım minik sohbet sırasında, ortaklarından memnun olup olmadığını da sordum. Fikret Öztürk'ün işbirliğine çok yatkın olduğunu, bu ortaklıktan duydukları memnuniyeti dile getirdi ve bir hatırlatma yaparak Opet'e ortak olmakla ne kadar isabetli bir iş yaptıklarının altını çizdi.
Koç, "POAŞ'ın yüzde 51'i için, alsaydık, 1 milyar 260 milyon dolar ödeyecektik. Oysa şimdi Opet'in yüzde 50'sini 125 milyon dolara aldık. POAŞ, Opet'in nerden baksanız dört katı büyük bir şirketti ama biz Opet'e ortak olmakla çok daha karlı bir iş yaptık. Gördüğünüz gibi Bulgaristan'a dahi geldik, her geçen gün şirket büyüyor. Pazardan aldığımız pay üç puan arttı" dedi ve işin iki tarafı da tatmin etmesinin önemine değindi.
Opet-Aygaz Bulgaria'nın şimdiden yüzde 10'luk Pazar payı hedeflediğini ve 5 yıl için de 100'e yakın istasyon açmayı planladığını düşününce "Maksat iş para kazandırsın" diyen Rahmi Koç'un haklı olduğunu düşünüyorum.
Fikret Öztürk de Koç gibi bir ortakla geçen 1 yıl 4 ayın özetini yaparken, 'Ben 2+2'nin dörtten fazla edeceğini düşünürüm hep. Koç ortaklığıyla Opet bir yıl içinde çok yol kat etti' diye konuştu. Anlattığına bakılırsa, 1 milyar 650 milyon dolar cirosu bulunan Opet'in değeri ortaklıktan sonra iki katına çıkmış.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA