el-İstiab eserinin konusu nedir?

Tam adı el-İstîʿâb fî maʿrifeti'l-aṣḥâb olup sahâbe biyografisine dair günümüze ulaşan ilk eserlerden biridir. Müellifin diğer kitaplarındaki bazı atıflara ve talebelerinden birine 433 (1041) yılında eserin rivayeti için verdiği icâzete göre bu tarihten önce yazıldığı anlaşılmaktadır.

İbn Abdülber mukaddimesinde ashap kavramı, kimlere sahâbî denileceği ve sahâbenin adaleti gibi konularda açıklamada bulunduğu eserini dört bölüm halinde düzenlemiş, birinci bölümde nesebiyle, ikinci bölümde künyesiyle bilinen erkek sahâbîler, aynı şekilde üçüncü bölümde nesebiyle, dördüncü bölümde künyesiyle meşhur olmuş kadın sahâbîler hakkında bilgi vermiş ve her bölümü kendi içinde Mağrib alfabesi tertibine göre sıralamıştır. Terim anlamında sahâbe kabul edilen kimseler dışında mümin olarak Hz. Peygamber'le bir defa karşılaşan veya onu bir defa görenlerle ondan duyduğu tek cümleyi rivayet edenlere, Resûlullah hayatta iken müslüman anne ve babadan doğan çocuklara, Hz. Peygamber'in kendisine dua ettiği ve yüzlerine baktığı bebeklere ve mümin olarak Hz. Peygamber'le bir şekilde münasebeti bulunan kimselere de eserde yer verilmiştir. İbn Abdülber kitabına el-İstîʿâb adını vermekle birlikte çalışmasının bütün sahâbeyi ihtiva etmediğini ifade etmiş, eserinde yer almayan sahâbîler için yazılmasını istediği kitap ise talebesi Ebû Ali el-Gassânî tarafından kaleme alınmıştır (Zehebî, IV, 1234).

el-İstîʿâb'ın kaynakları arasında Mûsâ b. Ukbe, İbn İshak, Vâkıdî, Halîfe b. Hayyât, Ahmed b. Hanbel, Buhârî, Zübeyr b. Bekkâr, İbn Ebû Hayseme, İbnü'l-Cârûd, Muhammed b. Cerîr et-Taberî, Ebû Bişr ed-Dûlâbî, Ebü'l-Abbas es-Serrâc, Ebü'l-Kāsım el-Begavî, Ebû Ca'fer el-Ukaylî, Ebû Hâtim er-Râzî ve İbnü's-Seken gibi müelliflerin eserleri yer almışsa da İbn Abdülber yaşadığı coğrafî bölge itibariyle İbn Kāni', Taberânî, İbn Şâhin, Ebû Abdullah İbn Mende, Ebû Nuaym el-İsfahânî ve Müstağfirî gibi müelliflerin kitaplarından faydalanamamıştır. Ebû Ali el-Gassânî'den sonra İbn Fethûn Muhammed b. Halef (ö. 520/1126) el-İstilsâḳ ʿale'l-İstîʿâb adıyla esere iki ciltlik bir zeyil yazmış, et-Tenbîh ʿalâ evhâmi İbn ʿAbdilber fi'l-İstîʿâb adlı diğer bir çalışmasında İbn Abdülberr'in hatalarına işaret etmiştir. Ebû İshak İbnü'l-Emîn el-Endelüsî bu esere dair el-İʿlâm bi'l-ḫiyereti'l-aʿlâm min aṣḥâbi'n-nebî ʿaleyhi's-selâm, Mellâhî Müstedrek ʿale'l-İstîʿâb ve Ebü'l-Haccâc Yûsuf b. Muhammed el-Cemâhirî et-Tenûhî el-İrticâl fî esmâʾi'r-ricâl adlı kitapları kaleme almışlar, ayrıca Ruşâtî, Ebü'l-Velîd İbnü'd-Debbâğ ve Ebü'l-Kāsım Muhammed b. Abdülvâhid el-Gāfikī el-İstîʿâb üzerine zeyil yazmışlardır. Ebü'l-Velîd el-Vakkaşî ve İbn Dihye el-Kelbî'nin de eser üzerine hâşiyeleri vardır. Şehâbeddin Ahmed b. Yûsuf el-Ezraî Ravżatü'l-aḥbâb fî muḫtaṣari'l-İstîʿâb, İbn Ebû Tay Yahyâ b. Hamîde el-Halebî Tehẕîb, Muhammed b. Muhammed b. Ali es-Senderûsî eş-Şümûsü'l-muḍîʾe fî ẕikri aṣḥâbi ḫayri'l-beriyye (Dârü'l-kütübi'l-Mıṣriyye, s. 255), Münzirî Muḫtaṣaru muḫtaṣari'l-İstîʿâb (Kettânî, s. 413), Muhammed b. Ebû Bekir el-Vâiz Lübâbü'l-İstîʿâb (Millet Ktp., Feyzullah Efendi, nr. 1510), İbnü'z-Zehrâ Ömer b. Ali el-Veryağlî Envârü üli'l-elbâb fi'ḫtiṣâri Kitâbi'l-İstîʿâb (a.g.e., a.y.), Muhammed b. Ya'kūb el-Halîlî İʿlâmü'l-iṣâbe bi-aʿlâmi'ṣ-ṣaḥâbe adıyla el-İstîʿâb'ı ihtisar etmişlerdir. İmâm-ı Sultânî Mustafa Efendi eseri Türkçe'ye tercüme etmeye başlamışsa da ölümü üzerine "ḥâ" harfinde kalmış, Taşköprizâde Kemâleddin Mehmed Efendi çalışmayı "râ"nın yarısına kadar sürdürebilmiştir (İÜ Ktp., nr. 1549, 3217; Nuruosmaniye Ktp., nr. 723).

el-İstîʿâb ilk defa Haydarâbâd'da (I-II, 1318-1319/1900-1901), daha sonra aslına uygun olarak Mağrib alfabesi tertibiyle Kahire'de el-İṣâbe kenarında (I-IV, 1323-1324/1905-1906, 1328/1910, 1333/1915), aynı baskıdan ofset usulüyle Bağdat'ta ve yine Kahire'de müstakil iki cilt halinde (1358/1939), Doğu İslâm dünyasında kullanılan yaygın alfabetik tertibe göre Ali Muhammed el-Bicâvî'nin tahkikiyle (I-IV, Kahire 1375-1380/1955-1960, 1389/1969; Beyrut 1992) yayımlanmıştır. İbn Fethûn ve İbn Hacer, el-İstîʿâb'da 3500 civarında biyografi bulunduğunu söylüyorlarsa da el-İṣâbe ile birlikte basılan nüshada 3624, Bicâvî neşrinde 4228 biyografi yer almaktadır. Bu farklılık, eser üzerinde yapılan çalışmalardaki bazı biyografilerin kitaba alınmasından kaynaklanmış olmalıdır.

Kaynak: Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi

BİZE ULAŞIN
SON DAKİKA