Hıyâr nedir?

Sözlükte "iyi, hayırlı, işe yarar, üstün" gibi anlamlara gelen ve kıyas dışı yapıda bir ism-i tafdîl olan hayr kelimesinin çoğuludur. Hadis terminolojisinde râvinin güvenilir bir kimse olduğunu ifade etmekle birlikte İbn Mehdî'ye göre "sika" lafzının altında yer alan bir ta'dîl terimidir. Cerh ve ta'dîl lafızlarını derecelendiren ilk âlim olarak bilinen İbn Ebû Hâtim bu lafzı zikretmemiştir. Ancak onun tasnifini benimseyen İbnü's-Salâh, bu terimin ikinci mertebedeki ta'dîl lafızları arasında bulunduğunu belirtmiştir. Zehebî ve Irâkī'ye göre üçüncü, İbn Hacer ve onun taksimini benimseyen Süyûtî ve Sindî gibi hadis bilginlerine göre dördüncü, Sehâvî'ye göre ise beşinci mertebede yer alır. Hakkında bu terim kullanılan râvinin dinî yönden mükemmel, fakat ilmî yönden biraz eksik olduğu anlaşılır. Genellikle "hıyârü'l-halk" veya "hıyârü'n-nâs" şeklinde terkip halinde kullanılmakla birlikte "hayr" veya "hayyir" şeklinde de kaydedilmiştir.

Haklarında hıyâr lafzı kullanılarak ta'dîl edilen râvilerin rivayetleri Tirmizî'nin "hasen" dediği, Ebû Dâvûd'un ise herhangi bir şey söylemediği ikinci derecede sahih hadisler olup "hasen li-zâtihî" derecesinde kabul edilmektedir. Genellikle sünenlerde yer alan bu tür hadisler, tenkitçilere göre makbul olup "mütâbi'" veya "şâhid" denilen destekleyici (âdıd) başka rivayetler yardımıyla "sahih li-gayrihî" seviyesine yükselir ve delil kıymeti kazanır.

Kaynak: Türkiye Diyanet Vakfı İslam Ansiklopedisi

BİZE ULAŞIN
SON DAKİKA