Bergama doğumlu Gaby Levy'i bir süre önce Ankara'ya büyükelçi tayin eden İsrail, İstanbul Başkonsolosluğu'na da Kasımpaşa doğumlu Moshe Kamhi'yi atadı. Çok iyi derecede Türkçe bilen ve eşi de Müslüman Türk olan Kamhi, iki misyon şefinin de Türkiye doğumlu olmasına dikkat çekiyor. İstanbullu Musevi Kamhi Ailesi'nin tek çocuğu olarak Beyoğlu'nda dünyaya gelen ve 16 yaşında Türkiye'den İsrail'e göç eden Moshe Kamhi, 40 yıl sonra doğduğu kente "İsrail Başkonsolosu" oldu.
SU KONTEYNERİNDE TIRAŞ...
Kütüğü Kasımpaşa'nın Bedrettin Mahallesi'nde olan Kamhi, İstanbul'da sırasıyla Musevi 1'inci Karma İlkokulu, Taksim İlkokulu ve Piri Reis Ortaokulu'na devam etti. 16 yaşında ise ailesinden ayrıldı ve tek başına İsrail'e göç etti. İsrail'de sosyoloji ve antropoloji eğitimi alan Kamhi, önce İsrail Dışişleri'nde çalıştı, 1984'te de Kanada'da görevlendirildi. Buraya, yanında baba mirası Münir Nurettin Selçuk'a ait plaklarla giden Kamhi, çocukluğunun geçtiği İstanbul'a hasretini Yahya Kemal'in "Sana Dün Bir Tepeden Baktım Aziz İstanbul" şiiriyle dindirdi. Kamhi'nin Türkiye'ye ilk dönüşü 1999 senesinde oldu. Marmara Depremi'nden birkaç gün önce Ankara'ya müsteşar olarak atanan Kamhi, deprem olunca kendini Atatürk Havalimanı'nda buldu. O zor günleri şöyle anlatıyor: "Deprem olunca kendimi pistte, İsrail'den gelen yardım uçaklarını ve ekiplerini karşılarken buldum. Biri bana 'Bir gün sen diplomat olarak yollarda, bir çadırda 15 gün kalacaksın. Sabah bir aynayla su konteynerinin arkasında tıraş olacaksın' deseydi, kesinlikle inanmazdım."
'DOSTLARIMIZ ANLASIN İSTEDİK'
"Musevi, Türkiye kökenli ve İsrail vatandaşı" olduğuna vurgu yapan Kamhi, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın ABD'de Yahudi lobisiyle görüşmesiyle ilgili, "Görüşmeyi olumlu ve önemli buluyorum. Türk- İsrail ilişkileri ve halklar arasındaki bağ çok güçlü" yorumunu yapıyor. Kamhi, Gazze operasyonu nedeniyle Türkiye'de 8 ay önce yapılan gösterilerinde bayrak yakılmasının İsrailliler'i çok üzdüğünü de belirtiyor: "Çok rahatsız oldular. 'Niye' diye sordular. 8 yıl boyunca roketlere, havan toplarına maruz kaldık. Baktık ki hiçbir işe yaramadı, bir savunma operasyonuna geçtik. Bu süreçte de dostlarımızdan anlayış beklerdik."