Four Seasons Otel'de öğle yemeğinde biraraya gelen 3 bakan, İran'ın uranyum zenginleştirme programı ile ilgili son gelişmeleri değerlendirdi.
Zirve sonrası basın mensuplarının karşısına çıkan üç bakan el ele tutuşarak samimi görüntüler verdi.
Four Seasons Otel'de öğle yemeğinde biraraya gelen Davutoğlu, Amorin ve Muttaki, İran'ın İran'ın uranyum zenginleştirme programı ile ilgili son gelişmeleri değerlendirdi. Yaklaşık 45 dakika süren görüşme sonrası İstanbul'dan ayrılması gereken Brezilya Dışişleri Bakanı Amorin'in uğurlamaya çıkan Davutoğlu ve Muttaki'nin samimi oldukları gözlendi. Birbirlerine sarılan ve el ele tutuşan 3 bakan basın mensuplarına poz verdi.
"BİZ NÜKLEER SİLAHLARIN YAYGINLAŞMASINA KARŞIYIZ''
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İran'ın nükleer programı ile ilgili olarak ''ilkesel pozisyonlarının'' ortak olduğunu belirterek,
''Biz nükleer silahların yaygınlaşmasına karşıyız, ama aynı zamanda her ülkenin kendi nükleer teknolojisini barışçıl çerçevede ve Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu ile işbirliği halinde geliştirmesi gerektiğine inanıyoruz'' dedi.
Davutoğlu, Four Seasons Bosphorus Otel'de heyetler eşliğinde kahvaltıda bir araya geldiği Brezilya Dışişleri Bakanı Celso Amorim ile ortak basın toplantısı düzenledi.
Ulaştırma ağını geliştirmenin önemli olduğunu belirten Davutoğlu, THY'nin Sao Paolo'ya sefer başlatmasının bu bakımdan çok önemli bir gelişme olduğunu söyledi.
Türkiye ile Brezilya arasında, enerji ve ticaret alanlarında büyük bir işbirliği potansiyeli bulunduğunu, bunu daha da geliştireceklerini ifade eden Davutoğlu, ikili ilişkilerin dışında bölgesel alanda ciddi bir potansiyel taşıdıklarını anlattı. Davutoğlu, kendileri için son dönemde Latin Amerika'ya açılımın, Afrika'dan sonraki ikinci önemli açılım alanı olduğunu söyledi.
Brezilya'nın tecrübesinden, bölgedeki etkinliğinden faydalanmak istediklerini anlatan Davutoğlu, ''Son olarak bu çerçevede önemli bir girişime birlikte imza attık. Türkiye, Mercosur ile siyasi diyalog süreci başlatıyor. Bu diyalog süreci için bir mutabakat zaptı imzalanacak. Brezilya, önümüzdeki dönemde, Mercosur'un dönem başkanlığını üstlendiği için bugün biz bu mutabakat zaptının imzalanması ve Türkiye ile Brezilya arasındaki siyasi diyaloğun bir an önce başlatılması konusunda mutabık kaldık'' dedi.
Davutoğlu, Brezilya'nın Ortadoğu başta olmak üzere Türkiye'nin yakın çevresiyle çok yakın bir iş birliği içinde olduğunu, Davlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva ve Amorim'in son bir yıl içerisinde birçok kez bölgede ziyaretler yaptıklarını söyledi.
Brezilya'nın Ortadoğu barış sürecine katkıda bulunabilecek önemli aktörlerden biri olduğunu ifade den Davutoğlu, Türkiye'nin de bu konuda ciddi tecrübe ve birikimlerinin bulunduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Sayın Amorim'in, bu sebeple buradan Tel Aviv'e, Ramallah'a ve daha sonra da Şam'a yapacağı ziyaretler öncesinde bizimle istişare etme talepleri oldu. Biz de bundan büyük bir memnuniyet duyduk. Geçen hafta, Şam'daydım. Orada hem Suriye lideri Beşşar Esad, hem de (Lübnan Başbakanı Saad) Hariri ile ayrıca (eski Irak Başbakanı)İyad Allavi ve diğer Iraklı yetkililerle de görüştüm. Sayın Lula'ya bu izlenimlerimi aktardım. Sayın Cumhurbaşkanı Mısır'daydı, bölgedeki son gelişmeleri kendisine aktardım. O da bölgeye yapacağı ziyaret konusunda bana bilgi aktardı. Kapsamlı bir görüş alışverişinde bulunma imkanı bulduk.''
''İLKESEL POZİSYONUMUZ ORTAKTIR''
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, bu çerçevede, Türkiye ile Brezilya'nın son dönemde en fazla işbirliği yaptığı alanlardan birinin de İran'ın nükleer programı ile ilgili olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
''Biz hem Türkiye, hem de Brezilya olarak bu sorunun diplomatik yollardan çözümü konusunda elimizden gelen her türlü çabayı son bir yıl içerisinde gösterdik. Bundan sonra da göstermeye devam edeceğiz.
Bizim bu çabalarımız nihai kertede özellikle, İran ile P5 1 arasında yürüyen müzakereleri kolaylaştırmak ve buna ivme kazandırma, zemin hazırlama çabalarıdır. İran'ın nükleer programı ile ilgili olarak, ilkesel pozisyonumuz ortaktır. Biz nükleer silahların yaygınlaşmasına karşıyız, ama aynı zamanda her ülkenin kendi nükleer teknolojisini barışçıl çerçevede ve Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu ile işbirliği halinde geliştirmesi gerektiğine inanıyoruz.
Dolayısıyla bu çerçevede, İran'ın nükleer programı ile ilgili gelişmelerin uluslararası gerginliğe, bölgesel gerginliğe yol açmaksızın diplomatik yollardan doğru bir zeminde yürümesi konusunda son Tahran Anlaşması sonrasında da hem Amorim ve Lula'nın hem benim, Cumhurbaşkanımızın, Başbakanımızın çabaları olmuştu, karşılıklı olarak bu çabalarla ilgili izlenimlerimizi paylaştık.''
Amorim'in, Türkiye ziyareti dolayısıyla İran Dışişleri Bakanı Manuçehr Mutteki'ye bu anlamda birlikte bir değerlendirme yapmak için görüşme teklifinde bulunduğunu ve bunun memnuniyetle karşılandığını ifade eden Davutoğlu, bugün üçlü bir yemekte bir araya gelinerek son gelişmeleri gözden geçireceklerini söyledi.
Ahmet Davutoğlu, geçen hafta içinde AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton ile hem Türkiye'de görüşmelerde bulunduğunu ve daha sonra Mutteki ile bir görüştüğünü, hem de daha sonra Kabil Konferansında Ashton ve Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ve ABD Dışişleri Bakanı Hilary Clinton ile görüşme fırsatı bulduğunu kaydetti.
Bugün bunları paylaşacaklarını belirten Davutoğlu, mümkün olan en kısa sürede İran ile P5 1 arasındaki müzakerelerin başlaması, ayrıca İran ile Viyana Grubu arasında Tahran Anlaşması çerçevesinde ve onu da kapsayacak şekilde teknik görüşmelerin bir an önce başlaması için neler yapabileceklerini gözden geçireceklerini bildirdi.
Davutoğlu, bunların Türkiye ve Brezilya'nın birlikte uluslararası barışa katkı yapma çabaları olduğunu ifade ederek, şunları söyledi:
''Bu görüşmeler, uluslararası alanda, küresel forumlarda, uluslararası örgütlerde Türkiye ile Brezilya arasında yürüyen bir işbirliğidir. Çok büyük bir memnuniyetle ifade ediyorum ki Brezilya ve Türkiye önemli bölgesel ülke olma dışında küresel anlamda da kendi özgün katkılarını bütün bu küresel platformlara yansıtan bir performans sergiliyor. Bunu birlikte sergiliyoruz. Kültürel alanda, ekonomik alanda, medeniyetler ittifakında, G-20'de, BM Güvenlik Konseyinde... Bundan sonra da bizim hem ikili alanda hem bölgesel konularda, hem de küresel alandaki iş birliğimiz gittikçe artarak, yoğunlaşarak, derinlik kazanarak devam edecek. Kıtalar arası seyahat olmakla birlikte ben Sayın Amorim'i daha fazla Türkiye'ye bekliyorum, ben de Brezilya'ya daha fazla gitmeye kararlıyım.''
Davutoğlu, Amorim'in birlikte Türkiye'ye geldiği torunları tarafından Türkiyeli olduğunu sözlerine ekledi.