Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'yi uzun tutukluluk açısından eleştirdiği için resmi olarak uyarılan ABD'nin Ankara Büyükelçisi Francis Joseph Ricciardone'ye İstanbul'dan tepki gösterdi. Erdoğan, Ricciardone üzerinden ABD'ye "Türkiye, hiç kimsenin şamar oğlanı değildir" mesajı verdi. Daha sonra AB'ye terörle ilgili yüklenen Erdoğan'ın, yerel seçim startını verdiği 'Amaç Tüm İstanbul' temasıyla düzenlenen İstanbul İl Başkanlığı Danışma Meclisi toplantısında mesajları şöyle oldu:
HİZAYA ÇEKİLMEYİZ
(ABD) Biz her ülkeyle dostane ilişki içinde olmaya özen gösteririz. Ama hiçbir ülkenin irademize yön vermeye çalışmasına müsaade etmeyiz. Türkiye üst perdeden hizaya çekilecek bir ülke olarak kimse görmesin. Türkiye, hiç kimsenin şamar oğlanı değildir. Türkiye, hiç kimsenin, üzerinde ameliyat yapmaya yelteneceği bir ülke değildir. Türkiye, içişlerine karışılacak, dışarıdan yasama, yürütme, yargı sistemlerine burun sokulacak bir ülke hiç değildir.
(AB) Ayrıca biz, Batı'ya doğru akan bir istikbal içinde, kalıba sokulacak, zincire vurulacak, hele hele bir çocuk gibi oyalanacak bir ülke de değiliz. Pazartesi akşamı AB üyesi ülkelerin büyükelçileriyle Ankara'da bir toplantımız olacak. Bunları da konuşacağız.
Türkiye'nin önüne sürekli kriterler çıkaran Avrupa Birliği'ne bugün ben bir soru sormak istiyorum: Bir yandan Türkiye'nin önüne yeni şartlar sürüp, bir yandan da Türkiye'ye çok ağır bedeller ödeten teröre neden bu kadar müsamaha gösteriyorsunuz? Değişik terör örgütlerinin liderleri, Avrupa sokaklarında dolaşırken, uzaktan da örgütlerini yönetebiliyorlar. Berlin'in göbeğinde bölücü terör örgütünün liderinin posterini asılı olduğu bir çadırda para toplanıyor. Bütün bunlar yetmezmiş gibi, o azılı teröristler, sınırları serbestçe geçip, üzerlerine bomba yerleştirip, benim ülkemde alçakça suikastler düzenleyebiliyorlar. Biz, bütün bunları Avrupalı yöneticilerin önüne koyduğumuzda, biz özgürlük, hukuk, demokrasi diyorlar.
Bizim, Avrupa Birliği üyeliği noktasında artık tahammülümüz zayıfladığı gibi, teröre gösterilen müsamaha noktasında da hiç tahammülümüz kalmamıştır. Son olaylar Avrupa ile terör arasındaki muhabbetin artık daha güçlü şekilde sorgulanması gereğini ortaya koymuştur.
Bölücü terör örgütü silahlarını bırakmadığı sürece güvenlik güçlerimizden kimse operasyonları durdurmasını beklemesin. Sınırlarımızı terk ederken, çıkışlarını müsamaha ile karşılarız.