Diyanet İşleri Başkanlığınca düzenlenen ve iki gün süren İl Müftüleri İstişare Toplantısı, sonuç bildirgesinin okunmasıyla sona erdi. Toplantı sonunda hazırladıkları metnin kendileri için bir yol haritası olduğunu belirten Görmez şunları kaydetti: "Son günlerde tırmanma eğilimi gösteren ve aziz milletimizi kendi içinde farklı kamp ve kulvarlara savurma tehlikesi içeren gerilim zemini, halkımız tarafından endişe ile izlenmektedir. Gerçekte sosyo-politik mülahazalarla varlığını sürdürmekle birlikte dini ve milli terminoloji ile kültürel referans ağlarımızın büyük bir hevesle kullanıldığı bir ortamda serdedilen beyan ve değerlendirmelerden din-i mübin-i İslam'ın yüksek şeref ve itibarına hiçbir halel gelmemesi için herkesin azami gayret sarfetmesi elzemdir." "İslam'da ruhban sınıfı yoktur, imtiyazlı din adamı statüsü de hiç kimse için söz konusu değildir" vurgusu yapılan bildirgede "Kamu malının dokunulmazlığı ve manevi mesuliyeti, en az özel mülk kadar dinen ve manen hassas bir konudur. Bu itibarla kamudaki istismarların, usulsüzlük ve hak ihlallerinin hem pozitif hukukta hem de Mahkeme-i Kübra'da karşılıksız kalmayacağı açıktır" ifadeleri yer aldı. Görmez, kamuoyuna "çocuk gelinler" vakası olarak yansıyan ve gerçekte çocuk istismarı olarak değerlendirilecek her türlü suiistimalin, İslam açısından hiçbir meşruiyeti bulunmadığını da dile getirdi.