Can Okanar: Anayasa Mahkemesi'ne 'yeniden yargılama başvurusu' yapmadan bu durumda doğrudan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne de başvurma hakkınız doğmuş oluyor.
Hasan Ölçer: Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne biz o günün şartlarında müracaatlarımızı yaptık ve bizim taleplerimizi 'kabul edilemez' buldu. O dönem itibariyle çok siyasi yaklaştığına inanıyoruz. Bizim taleplerimizi de kabul edilemez bulduğu için, artık çok fazla yapılabilecek bir şey kalmadı. Ancak son dönemlerde özellikle Sayın Başbakan'ın ve Sayın Adalet Bakanı'nın bu konuda çok olumlu yaklaşımları olduğunu gördük ve bugün itibariyle de hala bu olumlu yaklaşımın devam ettiğine inandık. Bu çıkan yargı paketlerinde 'acaba 28 Şubat yargı kararlarına ilişkin bir düzeltme, bir iyileştirme, bir düzenleme söz konusu olur mu' diye sabırla bekledik. Fakat bu konuya ilişkin bir düzenleme olmadı. 10 Mayıs itibariyle Sayın Adalet Bakanı'yla da yüz yüze, bir saati aşkın bir görüşme yaptık. Çeşitli kanun tekniği açısından sıkıntılar olduğunu, kendilerinin bazı kırmızı çizgilerinin olduğunu, yeniden yargılama konusunda bir iyileştirme söz konusu olduğu zaman bundan kendilerinin ve kamuoyunun tasvip etmediği, istemediği bazı şahısların da yararlanma ihtimali olabileceğinden, bu konuda bir sıkıntı ve çıkmaz içerisinde olduklarını' ifade ettiler. Biz şu an itibariyle çok ayan beyan, çok malum bir şekilde bir hukuksuzlukla karşı karşıyayız. Bu hukuksuzluğun da hukuk içerisinde nasıl giderilmesi gerektiği konusunda bir arayış içerisindeyiz. Doğal olarak çeşitli yargı mercileri, idari merciler, Meclis, Meclis Darbeler Araştırma Komisyonu ve bunun 28 Şubat alt komisyonu çok ciddi bir şekilde 28 Şubat'ta ciddi hukuk ihlalleri yapıldığını ve bu hukuk ihlallerinin temelinde, özünde 'sembol şahıslardan bir tanesinin Salih Mirzabeyoğlu' olduğunu çok açık bir şekilde tespit etti.
Şimdi bu tespitin tek başına bir anlam ifade edebilmesi mümkün değil. Ancak bu tespite bir takım sonuçları bağlamak lazım ki meclisin iradesinin bu hukuksuzluğun önüne geçmesi ve bu hukuksuzluğu gidermesi için bir anlam ifade etmesi lazım. Bu sebeple Sayın Adalet Bakanı'na da özellikle bunu söyledik. Dedik ki: Meclis araştırma komisyonları ve ya meclis tarafından, hukuksuzlukları ve haksızlıkları tespit edilmiş bir takım davaların ve yargılamaların yeniden yargılanmasının önünün açılmasını belki mümkün olabilir. Yani böyle bir düzenleme yapılabilir diye bu teklifimizi sunduk. Bunu yazılı olarak da Sayın Adalet Bakanı'na bildirdik. Bu konuda çalışma yapacaklarını söyledi fakat biz bugün itibarı ile artık bu işin çok daha fazla sürüncemede kalmaması adına yargı paketleriyle veya idari tasarruflarla bir netice alınabileceği hususunda ümitlerimizi yavaş yavaş yitirme aşamasındayız. Bu sebeple ancak ceza mahkemesi kanununda, şartları belirtilen, şartları sayılan yeniden yargılama konusunda ilk derece mahkemesi olan 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ne çok yakın bir süreçte artık kamuoyunun bu kadar hazır olduğu, Şimdi düşünün sayın Başbakan ifade ediyor.