İstanbul'da Suudi Arabistan Başkonsolosluğu'nda bir medya mensubunun oradaki bir nikah akdiyle alakalı muamelesini yapmak üzere geldiğinde muhatap olduğu olay her halde unutulmamıştır. Batı buna nasıl baktı, nasıl takip etti? Acaba Batı bu işi kovaladı mı, Amerika bu işi kovaladı mı? Maalesef önce birkaç çatlak ses sonra kenara bırakılmıştır. Düşünce özgürlüğünün aktörlerine karşı yapılan bu uygulamayı acaba nereye yakıştıracaksınız. Bu konuda maalesef dünyanın bu işi takip eder olduğuna inanmıyorum, hala suskun olduğuna inanıyorum. Bunların tek çıkışı nedir biliyor musunuz? "Bizim dolarlarımız"dır. "Biz dolarlarımızla bu işi hallederiz." Her zaman yaptıkları bu değil mi? "Dolarlarımız var, petrolümüz var." Düşünce özgürlüğüne inananlar, inanç özgürlüğüne inananlar, ne o inancını o yeşil dolara asla değişmez.