Adenovirüs vaka sayılarının artış göstermesi ile birlikte vatandaşlar konuyla ilgili detaylı bilgi sahibi olmak istiyor. Çift sarmallı bir DNA genomu içeren bu zarfsız virüsler eğer doğru zamanda tedavi edilmezse sonucu ölümle sonuçlanabilen çok ciddi bir hastalık olarak ifade ediliyor. Uzmanlar son günlerde değişen mevsimle beraber çok sayıda kerato-konjonktivit vakalarının artığını bildirdi. Peki, Adenovirüs nedir, tedavisi var mı? Adenovirüs belirtileri nelerdir, nasıl geçer? İşte merak edilen tüm bu detaylar…
Öksürük, ateş, burun akıntısı, baş ağrısı gibi aslında koronavirüs semptomlarına büyük benzerlik gösteren bulgularla insan vücudunda etkisini gösteren bu virüsle ilgili uzmanlardan uyarı peş peşe geldi. Tüm dünyanın corona virüs salgını ile mücadelesi sürerken bu kapsamda kişilerin diğer ortaya çıkan bu salgınlara karşı da tedbir almaları gerektiği ifade edildi…
ADENOVİRÜS NASIL BULAŞIR?
Havadan solunum yoluyla, gıdalar ile ağızdan ve en çok dış ortama temas sonucu eller yoluyla bulaşır. Dış ortama dayanıklı olan adenovirüsler uzun süre canlı kalır. Ortama elle temas edip daha sonra ellerin ağız, göz, buruna dokundurulması ile virüs bulaşır.
ADENOVİRÜS BELİRTİLERİ
Soğuk algınlığı belirtileri gösteren virüs; burun akıntısı, boğaz ağrısı ile de kendini gösterebilir. Konjonktivit, bronşiolit, zatüre, orta kulak enfeksiyonu veya ateş de görülebilir. Boğmaca gibi sert öksürük, göz içi kanlanmalar olabilir. Bazı türleri bağırsakları etkiler ve kramp şeklinde karın ağrılarına ve ishale neden olur. Çok nadiren menenjit ve ensefalite de neden olabilir. İmmün sistemi ciddi olarak baskılanmış çocuklarda ise çok daha ağır seyreder.
NASIL KORUNULUR?
En sık temasla bulaşan bu virüs sık el yıkama ile yayılımını azaltacaktır. Çocuktan çocuğa aktarılan oyuncak gibi objelerin temizlenmesi ve dezenfeksiyonu sağlanmalıdır.
TEDAVİSİ
Adenovirüs tedavisine yönelik özel bir yol yoktur ancak çeşitli yöntemlerle hastalığı kolay geçmesi sağlanabilir. Antibiyotik tedavide etkisizdir. Hastaların istirahatı ve destek tedavisi gerekir.
