Ürdünlü grup El Morabba3; Türkiye'deki ilk konserini 5-6 Ekim'de Salon İKSV'de verecek. Rock, post-rock ve elektronik ögeleri harmanlayan grup, özgün sound'uyla kısa zamanda Ortadoğu'nun öne çıkan gruplardan biri oldu. El Morabba3'ün müzik yolculuğunu, grubun vokali Muhammad Abdullah ile konuştuk...
-
El Morabba3 nasıl bir araya geldi? Grubun temellerini 2009'da attık. Yola çıkış amacımız; müzik yoluyla düşüncelerimizi, duygularımızı aktarmak, istikrarsız ve çalkantılı bir bölgede yaşayan insanlara müziğimizle umut vermekti. Ben grubun vokali ve şarkı sözü yazarıyım. Grubumuz; Eyad Hamam, Zeid Mseis ve Basel Naouri'den oluşuyor.
-
El Morabba3, Arapça'da ne anlama geliyor? Kelime anlamı 'kare', yani mükemmel simetrik bir pencere... Karenin mükemmel simetrisi bizim sound'umuzu ve yaklaşımımızı temsil ediyor.
-
Müzik tarzınızı nasıl tanımlarsınız? Bizim gibi alternatif ve bağımsız müzik yapanları tek bir kelimeyle anlatmak zor. Kimi zaman hayalciyiz, kimi zaman enerjik, sert veya gürültülü... Müziğimizin bir sınırı yok. En çok huzursuz coğrafyalarda yaşayan ve yeniliklere aç olan gençlere hitap ediyoruz.
Istanbul'a geleceğimiz için heyecanlıyız
-
İstanbul'da ilk kez konser vereceksiniz. Kendinizi nasıl hissediyorsunuz? Sonunda İstanbul'a geleceğimiz için çok
heyecanlıyız. Türkiye'deki hayranlarımızdan ne
zaman geleceğimize dair mesajlar alıyorduk. Arka
arkaya iki gece sahnede olacağız. Dinleyicilerimizle
buluşacağımız ve bizi tanımayanlara müziğimizi
ulaştıracağımız için, konseri sabırsızlıkla bekliyoruz.
-
Tanıdığınız Türk müzisyenler var mı? Türk müziği hakkında neler biliyorsunuz? Köklerine indiğimizde Türk müziğinin Arap müziği ile benzerlikler
taşıdığını düşünüyoruz. Hatta bu nedenle biz Araplar, Türk müziğinden
çok keyif alırız. İki müzik ve kültür arasında enstrümanlar ve
düzenlemeler anlamında çok sağlam bağlar olduğunu düşünüyoruz.
İcracılar arasında da Hüsnü Şenlendirici'yi biliyoruz.