1- Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim, Yeni Malatya yenilgisi sonrası, "Sorun sadece sakatlıklar değil" dedi. Siz bu sözleri nasıl yorumluyorsunuz?
2- Fenerbahçe,? Cocu'yu yolladı. Yeni teknik adam arıyor. Sizce tek suçlu Cocu muydu? Takımın başına getirilecek yeni isim yerli mi yoksa yabancı mı olmalı?
3- Beşiktaş, Rize maçında Quaresma ile coştu. Oysa birkaç gün önce protesto edilmişti. Önceki gün ise alkışlandı. Portekizli yıldızın durumu hakkında ne düşünüyorsunuz?
LEVENT TÜZEMEN: Galatasaray'ın hocası Fatih Terim değil de yabancı bir teknik direktör olsaydı futbol, yaşadığı travmalar sonucunda dibe vururdu. Terim'in içinde yaşattığı Galatasaray aidiyeti yaşanan zorlukların tıkanma noktasına gelmesini engelliyor. Futbolda başarı için kadro iskeleti ile kadro istikrarı çok önemlidir. Son dönemlerde peş peşe yaşanan ağır sakatlıklar sonucu Galatasaray takım olma refleksini ve ritmini kaybetti. Bu zor dönemde forma şansını yakalayan oyuncular, "Ben formayı artık vermemeliyim" çabasında ve coşkusunda oynamıyor. Terim'in "İçim yanıyor" sözü forma şansı bulan sağlam oyuncuların yoğun sakatlık döneminde yeterince fedakârlık yapmamasının açılımıdır. Sakat oyuncuların Malatya'ya götürülmesi Terim'in, "Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için olmalıyız" felsefesinin göstergesidir.
MURAT ÖZBOSTAN: Fatih hoca bu takımın teknik direktörü, sorun sakatların dışında bir şeyse buna çözüm bulacak olan da kendisi. Çözüm bulamıyorsa ya da eli kolu bağlıysa, o zaman şikâyet de etmemeli. Sonuçta forvet olmadığı için Donk'u forvet oynatıp, şapkadan tavşan çıkaran da kendisiydi. Yani büyük bir tecrübe, büyük bir teknik direktör… Eğer sakatlar dışında bir sorun varsa bunları da çözmesi gerekir. Ama ben sözlerinden şunu okudum, Galatasaray'ın içindeki bazı futbolcular vurdumduymaz, gamsız ve takım için oynamıyor. Bu çok tehlikeli bir durum.
GÜRCAN BİLGİÇ: Fatih hoca en son bu tip bir cümleyi Arda Turan ve ekibiyle Milli Takım'da yaşadığı problemler sonrasında kullanmış ve 'Oynattım ama içime sinmiyor' demişti. Sanırım benzer bir fikir ayrılığını şu anda Galatasaray'da yaşıyor. Bazı oyuncuların muhtemelen maddi problemler nedeniyle takımdan kafa olarak ayrıldıklarını gördü. Yoksa bu kadar sakatlığın üst üste gelmesi normal değil. Eren'in filmleri temiz çıkıyor ama 'Ağrım var' deyip oynamıyor. Belhanda'nın başı dönüyor… Fatih hocanın yapabilecek bir şeyi olmadığı gibi hesap soracak ortamı da yok. Sanıyorum onun içini yakan bu çaresizlik.
Diğer yandan geçen sezonu domine eden bir takım vardı. Rakipler FFP ile uğraşırken 40 milyon Euro harcayıp kadro olarak hepsinin önüne geçen takımla şampiyonluğa yürümüştü. Aynı oyuncuları bu sene yönetememesi veya iplerin elinden kaçması da belki kendine bazı sorular sormasını gerektiriyor.
LEVENT TÜZEMEN
Ankaragücü karşılaşması öncesi Comolli telefonla aradığı Blanc'a, "Eğer G.Saray maçında işler ters giderse Fenerbahçe'ye gelmek için hazır ol" demiş.
GÜRCAN BİLGİÇ
Umarım Başkan Ali Koç ve Comolli, yeniden bir maceranın peşine düşmez. Şu anda takımı toparlayacak iki kişi var: Aykut Kocaman ve Mircea Lucescu.
MURAT ÖZBOSTAN
Fenerbahçe ya sezonu çöpe atacak ya da Lucescu gibi Türkiye'yi iyi bilen bir teknik adamı göreve getirecek. Ama Lucescu kriz ortamına gelmez!
GÜRCAN BİLGİÇ: F.Bahçe yönetimi bir ay önce aldıkları kararı, şimdi uygulamak zorunda kaldılar. Cocu'nun iyi veya kötü olması değil yetersizliği önemliydi ve bunun işaretini ilk maçlarda vermişti. Eğer yeniden kulübü ve Türkiye ligini bilmeyen bir yabancı getirilirse durum çok farklı olmaz. Çünkü Fenerbahçe bir performans takımı değil, kiralık, genç veya sıradan oyunculardan oluşan bir ekip. Dolayısıyla gelen hocanın ortaya bir takım çıkarması lazım ki birlikte oynayarak kazanıp gelişsinler. Şu anda bunu yapabilecek iki kişi var: Aykut Kocaman ve Lucescu. İki hoca da kısıtlı kadroları bir düzenle oynatıp sonuç aldılar. Lig 15.'si olduğu için Fenerbahçe artık 'iyi oynayayım' diyemez. Kazanmaya endekslenmek zorunda. Umarım Ali Koç ve Comolli, yeniden bir maceranın peşine düşmez. Burada önemli olan kişisel kaygılar değil, Fenerbahçe'dir.
Ayrıca eğer yabancı seçeceklerse özellikle Türk oyuncularla ilişkisini sağlayacak, tecrübeli bir menajer gerekiyor ve bu gelen ismin yabancı dil bilmesi de şart. Geçmiş dönemde Volkan Ballı ve Önder Özen bu işi yaptılar. Oğuz Çetin gibi efsane bir kaptan şu an boşta… Bu tecrübelerin Samandıra'ya akıl koyması gerekiyor.
LEVENT TÜZEMEN: Büyük kulüplerin hepsinde 14 yabancı oyuncu var. 3 Büyükler maçlara yabancı ağırlıklı çıkıyor. Cocu'nun yerine gelecek hocanın yerli ya da yabancı tercihinden çok, egolu olmaması, kriz anında oyuncuların saygı duyacağı tavırlar alması ve forma dağıtımını adaletli yapması gerekir. Cocu, görev süresinde basın toplantılarının dışında topa hiç girmedi. Oyuncular satıldı, yorum yapmadı. Kadro dışılar yaşandı, görüş bile vermedi. Yani Cocu davulu tuttu, tokmak ise Comolli'de oldu.
COMOLLİ DE GİTMELİ
Bir bilgi vereyim; Laurent Blanc ile iyi dost olan ve eşi Fransız bir Türk arkadaşım bir bilgi verdi; Ankaragü- cü maçı öncesi Comolli telefon- la arayıp Blanc'a şöy- le demiş: "Eğer Galatasaray maçında işler ters giderse Fenerbahçe'ye gelmek için hazır ol.."
MURAT ÖZBOSTAN: Fenerbahçe'nin bu durumda olmasının birinci nedeni yönetimdir. Sonuçta Comolli'yi de Cocu'yu da onlar getirdi. Comolli de gitmeli. Cocu'nun görevine son veriliş şekli şık olmamıştır. Fenerbahçe gibi büyük bir takım, 5 dakikada teknik adamını kovmamalı.. Ve bunu alelacele sosyal medya hesaplarından servis yapmak, taraftarının ateşini düşürmeye çalışmak yanlış bir stratejidir. Bu karar tamamen taraftarın isteğiyle, stadı terk etmeyişiyle ilgilidir. Daha bir gün önce cumartesi günü takımın futbolunu, defansını öven bir başkan var. Bu şu demekti, "Ben Cocu'ya güveniyorum." Bir gün sonra adamı kapının önüne koydular. Siyah ve beyaz gibi… Hani 'istikrar' diyordunuz, hani iletişim, hani sağduyulu davranmak, hani kurumsallık…
Yönetici Semih Özsoy maç sonu öyle açıklamalar yapıyor ki amatör kulüplerde dahi böyle açıklamalar olmaz. Ne diyor Sayın Özsoy, "Cocu bedelini ödedi". 5 ayda gelinen nokta vahim. Yönetime göre tek suçlu medya. Ben de diyorum ki iyi ki medya var. Her şeyi bir bir yazıyor ve futbolseverler öğreniyor. Gelelim hoca adayları konusuna… Ben düşünmeden Lucescu'yu takımın başına getirirdim. Türkiye ile ilgili A'dan Z'ye her şeyi biliyor. Bir kulüp teknik direktörü. Milli Takım'da çok başarılı değil. Ama işi Comolli'ye bırakıyorlarsa o bir yabancıyı hatta vatandaşını getirir. Zor bir dönem Fenerbahçe için… Yerli getirseniz ayrı dert, yabancı getirseniz ayrı dert. Ya bu sezonu çöpe atacaklar ya da Lucescu gibi birini göreve getirip en azından sezon sonuna kadar devam edecekler. Fakat F.Bahçe'de şu an kriz var. Böyle bir ortamda görev kabul edeceğini sanmam. Tabi bir de TFF izin verecek mi? Blanc isminden bahsediyorlar. Masraflı isim. Yıldız oyuncular ister, transfer ister.. Sonuçta paraya bakar tabi ki...
ÖZBOSTAN: Quaresma, Türkiye'ye gelmiş en büyük yıldızlardan biridir. 5 isim sayılacaksa arasında onun da adı olur. Barcelona, Chelsea, Inter, Porto… Bu kulüplerde oynamış, başarılı olduğu zaman da olmuş, olamadığı zamanlarda… Ve iki defa Beşiktaş'a gelmiş. Genk maçındaki protestonun ardından, Rize karşısında tek başına takımı götüren futbolcu oldu. Siz siz olun sakın bir daha onu protesto etmeyin. Böyle oyuncular zaman zaman kötü oynayabilir ama unutmayalım ki Beşiktaş'ın güzelliği de estetiği de Quaresma'dır. Maçta ise Rize maçındaki futbol kimseyi kandırmasın. Rakip sonuçta 10 kişi kaldıktan sonra Beşiktaş'a sıkıntılı anlar yaşattı. Ama kazanmak ve moral bulmak önemliydi.
BEŞİKTAŞ ÇOK ARAR
BİLGİÇ: Genk maçında stattaki Beşiktaş taraftarı ayıp etti. 2 sene şampiyon olmuş, geçen sene Şampiyonlar Ligi'nde gruplardan yenilgisiz çıkmış bir kadro, protesto edilmeyi hak etmiyor. Ama futbolcuların cevabı da sahada olur. Maalesef Türkiye'de taraftarların sevgi ölçütü tabela. Bu yüzden futbolcularda da aidiyet duygusu kalmadı. Penaltı kaçırmasına rağmen Quaresma'nın maçın kahramanı olması enteresan. Beşiktaş'ı şu anda başkalaştıran futbolcu o. Bu yüzden Başakşehir maçında eksikliği çok hissedilecek.
TÜZEMEN: Quaresma benim için bir futbol fenomenidir. Trivelası, çalım atma şekli, özel dövmeleri, ayağının içi ve dışıyla yaptığı ortalar, isyankârlığı ile Portekizli yıldız futbolcuyu izlemek büyük keyif veriyor. Beşiktaş'ta ıslıklanmayacak tek adam Quaresma olmalıdır. 35 yaşındaki yıldızın içinde yaşattığı futbol sevgisine, isyankâr ve asi ruhuna, coşkusuna saygı duymak gerekir.
TAKIMI
Gürcan Bilgiç: Ankaragücü
Murat Özbostan: Ankaragücü
Levent Tüzemen: Ankaragücü
FUTBOLCUSU
Gürcan Bilgiç: Quaresma
Murat Özbostan: Quaresma
Levent Tüzemen: Quaresma
TEKNİK ADAMI
Gürcan Bilgiç: İsmail Kartal
Murat Özbostan: İsmail Kartal
Levent Tüzemen: İsmail Kartal
MAÇI
Gürcan Bilgiç: Y.Malatya-G.Saray
Murat Özbostan: Beşiktaş-Rize
Levent Tüzemen: F.Bahçe-A.Gücü
GOLÜ
Gürcan Bilgiç: Josue
Murat Özbostan: M.Pektemek
Levent Tüzemen: M.Pektemek
HAKEMİ
Gürcan Bilgiç: Halis Özkahya
Murat Özbostan: Halil Umut Meler
Levent Tüzemen: Bülent Yıldırım
