SORU: Hakemlerimiz VAR olmasa her pozisyonda ya uyuyorlar ya gözlerini kapatıyorlar. Bu nasıl bir şey? Bunun tanımı nedir sizce? Mesela Trabzonspor son iki maçında 4 kez yaşadı bunu.
BÜLENT TİMURLENK: Hakem camiası, kendi içinde birbirini kollayan, çıkar çatışması yaşadıkları zaman ise birbirini yiyen bireylerle dolu. Kafalarında 40 tilki dolanıyor! VAR, ofsayt tartışmalarını bitirmişken, orta hakemlerin penaltılarda ve kırmızı kartlarda "Nasıl olsa VAR'dan çağırırlar" tavrı son dönemin modası. Es kaza Riva'daki odada sistem çökse, neredeyse oynanan maçı durdurup sistemin yeniden başlatılmasını isteyecekler.
GÜRCAN BİLGİÇ: Bunun nedeni, göz kapamaktan çok futbol bilgisinden veya cesaretten uzak olmaları. Çünkü VAR'da olup, karar düzelten de aynı hakemler. Bir hafta sonra bu kez onları VAR ekranına bakarken görüyoruz. Sorumluluk almaktan kaçınıyor, VAR yorumuyla garantiye gitmek istiyorlar. Bizim gibi her şeyi hakem üstünden anlamaya çalışan bir futbol ortamında da çok haksız değiller.
MURAT ÖZBOSTAN: Özellikle Trabzonspor'un son 2 maçında orta hakemler 4 kez VAR'a gitti ve kararlar değişti. Bunun örnekleri bir hayli fazla. VAR olmasaydı zaten operasyonlar daha kolay yürürdü. Tabii bazen VAR'daki hakem de görmüyor, duymuyor!.. Ya da penaltı için bakılan bir pozisyondan yamuk bir ofsayt çizgisi çıkıyor! Sistemi yönetenler kendi yapılarını oluşturmuş. Bunun bozulması için de TFF'nin seçime gitmesi lazım.
LEVENT TÜZEMEN: Pandemiden sonraki ilk 3 haftada ortalığı yangın yerine çeviren, birçok kulübün hakkını gasp eden hakemler şimdi VAR'ı kullanarak günah çıkarmaya çalışıyorlar. TFF öncelikle seçime gidip güven tazelemelidir. Ardından da başta MHK olmak üzere bütün kurullar değişmelidir. Bu kurullarda çalışanlar futbolcuların, yöneticilerin paralı adamları olmamalıdır. Disiplin Kurulu'nda ve Tahkim Kurulu'nda yöneticilerin avukatlığını yapanlar, hatta faal futbolcuların avukatlığını yürüten insanlar var.
FATİH DOĞAN: VAR, hakemlerin yanlışlarını yüzüne vuruyor ve düzeltme imkânı veriyor. Bugün VAR sayesinde 'Ben bilirim, istediğimi çalarım' diyen hakemlerin saltanatı yıkılmıştır. VAR'a rağmen olmuyorsa bir tek nedeni vardır, o da hakemlerin yetersizliğidir.
SORU: Ligde önemli haftalar geride kaldı. Şu anki tabloya göre Başakşehir artık çok avantajlı. Ama oynanacak 3 maç daha var. Düşünceniz nedir?
İKİ AKDENİZ EKİBİ DE RAKİBE GÖRE OYNADI
BİLGİÇ: Başa baş geçen süreci Başakşehir çok iyi yönetti ve ibreyi kendine döndürmeyi başardı. Bu yarış devam ederken, Trabzonspor'un kulübeden katkı alamadığını belirttim. Nwakaeme ve Ekuban sakatlanınca, takım eski efektif oyunundan uzaklaştı. Sadece Sörloth'un çabasına emanet etti kendini. Öne geçtiği maçlarda puan kaybetmesi en büyük sorunu oldu. Kısacası; baskıyı kaldıramadılar.
TİMURLENK: Trabzonspor'un şampiyon olabilmesi için Başakşehir'in kalan üç maçın ikisinde kayıp yaşaması lazım ki, pratikte çok zor. Alanya zorlu rakipti, Başakşehir karşısında yoktular. 3 çok önemli eksikle gittikleri Antalya deplasmanında ev sahibi yine sahada yoktu. Bu iki Akdeniz temsilcisi, Trabzon karşısında 90 dakika yüksek konsantrasyonla oynadılar ve iki beraberlikle 4 puan kayıp yaşattılar.
FATİH DOĞAN: Trabzonsporlu futbolcuların kaygıları, son haftalarda ağır bastı. Stres, coşkuya galebe çaldı. Başakşehir'in son 3-4 yıldır kaçırdığı şampiyonluklar, psikolojisini sağlamlaştırmış. Pandemi de onlara yaradı. Seyircisiz maçlar büyük avantaj oldu ve zirveye kuruldular.
SORU: TFF Başkanı Nihat Özdemir bir süre önce, "9 senedir şike olayına rastlamadık" dedi. Aradan geçen zamanda Fenerbahçe ile gergin günler yaşadı. "Benim söylediğim açık... Altında ne arıyorlar. Başka bir açıklama yapmayacağım" ifadesini kullanan Başkan Özdemir dün ise "Federasyonun kayıtlarına bakın... 2010-2011 şampiyonu Fenerbahçe'dir" yorumunu yaptı. Yaşanan süreç için ne diyorsunuz?
HER ŞEY TİYATRO GİBİ
MURAT ÖZBOSTAN: Ali Koç'a en büyük iyiliği Özdemir yaptı. Söylediği bir söz sonrası F.Bahçe Başkanı benzini döktükçe döktü, ortalığı yaktı. Takımın başarısızlığı unutuldu.
LEVENT TÜZEMEN: TFF Başkanı, F.Bahçe yönetimi tarafından neredeyse hain ilan edildi. Şimdi yaptığı bu açıklama sanki sarılacivertli camiaya yeniden şirin gözükmeye benziyor.
MURAT ÖZBOSTAN: Yaşananlara bir tiyatro gözüyle bakabiliriz. Ali Koç'a en büyük kıyağı Nihat Özdemir yaptı. Söylediği bir söz sonrası F.Bahçe Başkanı benzini döktükçe döktü, ortalığı yaktı. TV'ye çıkıp röportajlar verdi. Futbol takımının tüm başarısızlıkları arada kayboldu... Gündem değişti! Trabzonspor'u tartışmanın içine sokmaya çalıştılar. Bir binaya Ali Koç ve Nihat Özdemir ayrı ayrı girdiler. Fakat Nihat Bey'in Hürriyet Gazetesi'ne yaptığı açıklama sonrası şimdi aynı binadan Koç ile Özdemir kol kola çıktılar. Kayıtlarda F.Bahçe yazdığını herkes biliyor.
GÜRCAN BİLGİÇ: Saçma-sapan bir tartışmaydı. 2010-11 sezonunda takımın ikinci başkanı olan Nihat Özdemir'di ve bu kısır döngüde Fenerbahçe taraftarı ile karşı karşıya kaldı. Son açıklaması da vurgulu değil aslında. O günleri bire bir yaşayan kişi olarak, argümanı TFF kayıtları olmamalı; "Biz şampiyon olduk kardeşim" diye dolu dolu konuşmalı. Hepimiz şunu iyi biliyoruz ki gerçek problem Ali Koç ile Nihat Özdemir arasında. Belki de Aziz Yıldırım'a olan ilişki pozisyonları nedeniyle. Nihat Bey, F.Bahçe'nin nasıl ara transferde oyuncu alamadığını açıklamalı önce.
BÜLENT TİMURLENK: Federasyonda çok çalışan var, kurumsal yapı da var gibi görünüyor ama yok. Süper Lig'in sosyal medya hesabı yok, internet sitesi 15 yıldır aynı, iletişim sorumlusu ve kararları açıklayan sözcüsü yok. Bir robot gibi duyuru yayınlıyorlar. Bu ortamda Başkan Nihat Özdemir'in pandemi döneminin modasına uyup Instagram canlı yayınında futbolun gündeminden uzak moderatörün sorularına cevap vermesi bile iletişim kazası. "Ben öyle demek istemedim" ile başlayan, Fenerbahçe'den istifa ile devam eden ve önceki gün "Aslında demek istediğim budur" ile son bulan süreçte Nihat Özdemir sade bir futbolsever olsa federasyon başkanına güvenir miydi?
FATİH DOĞAN: F.Bahçe kulübünün baskısı Nihat Özdemir'i sarstı. Uzun yıllar hizmet ettiği F.Bahçe üyeliğinden istifa etmesi zaten içinde bulunduğu psikolojinin de dışa vurumu. Ben bu konu ve süreç ile ilgili yapılan tartışmaların ve kavgaların hiçbir kulübe ve şahsa yarar sağladığını görmedim. Bir tarafta UEFA'nın kararları, diğer tarafta Yargıtay'a kadar intikal eden mahkeme kararları… Görünen o ki bu devam edecek.
LEVENT TÜZEMEN: F.Bahçe'nin kayıtlara göre şampiyon olduğunu herkes biliyor. Acaba Özdemir'in vicdanında da F.Bahçe şampiyon mu? TFF Başkanı F.Bahçe yönetimi tarafından da neredeyse hain ilan edildi. Yaptığı bu açıklama sanki F.Bahçe camiasına yeniden şirin gözükmeye benziyor. Keşke konuşmasaydı. Sonuçta 2010-11 sezonunu Koç ile birlikte yaşadılar. Olan biteni bu ikili çok iyi biliyor.