İstanbul'da 9 yaşındaki Fırat Sezer'in Gürcü uyruklu 28 yaşındaki üvey anne Ekaterine Ochkhıkıdze ve 67 yaşındaki anneanne Viola Ochkhıkıdze tarafından öldürüldükten sonra parçalara ayrılarak çöpe atılmasının haberi, Gaziantep'teki annesi Meryem Gül'ü şoke etti. Necmi Sezer ile 10 yıl önce evlendikten bir yıl sonra Fırat'ın dünyaya geldiğini anlatan acılı anne "Eşim sürekli beni döverdi. Bir defasında Fırat'ı boğmaya kalktı. Engel olunca beni hortumla dövdü. Sonra bir çocuğumuz daha oldu. Eşim hastaneye bile götürmediği için 2004'te öldü. Cenaze gününde yine beni dövünce, Fırat'ı da alıp Gaziantep'teki baba ocağına döndüm. Gelip tehditler savurarak zorla Fırat'ı aldı" dedi.
ZANLILAR TUTUKLANDI
Bir fırında çalışan baba Necmi Sezer ise oğlunun öldüğünü polisten duyduğunu belirterek, "Şiddet gördüğünden haberim yoktu. Mutlaka şikâyetçi olacağım. Gerekirse cezasını biz veririz" diye konuştu. Baba Sezer, oğlunun cenazesini aldığında ise "Dayak yediğini biliyordum ama görmedim. Komşular söylemişti. Velayeti olmadığı için okula yazdıramadık" dedi. 27 Eylül 2010'da nüfus cüzdanı çıkartıldığı belirtilen çocuğun bugün Şanlıurfa'da toprağa verileceği öğrenildi. Bu arada Fırat'ın iki kardeşi Devlet Bakanı Aliye Kavaf'ın talimatıyla korumaya alındı. Katil zanlısı üvey anne ve anneannesi ise sorgularında çelişkili ifade verdi. Gürcistan Klasik Müzik Bölümü mezunu olan üvey anne Ochkhıkıdze, "O gün kirli elbiselerini görünce 'giymeye utanmıyor musun?' dedim. Utanmadığını söyleyince tartıştık. Bıçakla üzerime yürüdü. Annem elinden alıp göğsüne sapladı. Dışarı çıktım. Yarım saat sonra geldiğimde cesedinin çocuk arabasının içerisinde olduğunu gördüm. Anneme yardım ettim. Kanlı halıyı yıkadım" dedi. Üvey anneanne ise "Kızımla tartıştı. Ben de 'Sen beni öldürmeden ben öldüreyim' düşüncesiyle çekici aldım. Kafasına 3-4 kere vurdum. Banyoya götürüp birkaç kez bıçakladım. Banyoda parçaladım. Parçaları çocuk arabayla çıkarıp çöp kutusuna attım" diye konuştu. Zanlılar mahkeme tarafından tutuklandı.
KOMŞULAR BABAYA VE POLİSE HABER VERMİŞ
İsmetpaşa Mahallesi 180. Sokak sakinleri ise çocuğun öldürülmesinin göz göre göre geldiğini söyledi. Komşu Türkan Yiğit, "Vücudu hep morluk içindeydi. Babasına söyledim, dinlemedi. Polis 'Biz karışamayız' dedi. Mahalleli kadınlarla dövecektik. Ama vazgeçtik" dedi. Üst komşusu Hacer Teyfur ise "20 gün önce oğlum 'Annesi Fırat'ı öldürecekmiş' dedi. Polise haber verdim. Bana 'Sen ne bilirsin' dediler. Çocuğu 1 ay odaya, 1 hafta banyoya kilitledi. Fırat'a 'karakola götüreyim' dedim, korktu gelmedi. Bir kez Fırat'ı döverken gördüm. Kavga ettik" diye konuştu.
