PKK'nın Siirt'te 21 Eylül 2011'de sivillere yönelik terör saldırısında ağır yaralanan ve yatağa mahkûm olan 17 yaşındaki Nuran Evin, saldırıda omuriliğine isabet eden şarapnel parçaları nedeniyle yürüyemiyor. Yeniden yürüyebilmek için mücadele veren genç kız azmiyle dikkat çekiyor. Sırtındaki yaralar nedeniyle aylarca sırtüstü bile yatamayan genç kız, şimdi tekerlekli sandalye kullanabilecek aşamaya geldi. Evin, tedavisinin bu konudaki en iyi merkezlerden biri olan Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nde (GATA) sürmesiyle ilgili duyduğu mutluluğu "Tekerlekli sandalyeye oturma aşamasına geldim. Yakında beni robotla yürütecekler. 8 aydır yürümeyi unuttum. Robotla bile olsa yürüyormuş gibi yapmak beni hayata bağlayacak" sözleriyle dile getirdi. Telefonla görüştüğümüz Nuran Evin, gelecekle ilgili düşüncelerini ise "Umutluyum. Yürüyeceğim. Şimdilik tıbben pek mümkün değil. Ama azimliyim" diye aktardı.
VALİ: DEVLET YANINIZDA
Evin ailesini daha önce görev yaptığı Siirt'ten tanıyan ve olaydan sonra Nuran Evin'i İstanbul'daki tedavisi sırasında hiç yalnız bırakmayan İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, "Böyle bir olay terörün 17 yaşındaki bir genç kıza nasıl bir hayat biçtiğinin acımasız yüzünü gösteriyor. Olayı öğrendikten sonra Siirt'e taziye ziyeretine gittim. 'Devlet yanınızda' dedim. Daha sonra aile, tedavinin GATA'da sürmesini istedi. Nuran'ı hava ambulansıyla Ankara'ya GATA'ya gönderdik. Nuran'ın çok güzel bir yüzü ve ruhu var. İnsanlık ve devlet görevimizi yaptık. Nuran'ın hep yanında olacağız" dedi.
'BEN KÜRDÜM BİTSİN BU ACILAR'
TERÖR örgütü PKK'nın, Siirt'te sivil otomobile yaptığı saldırıda Nuran Evin ve Gülcan Olağaç (27) ağır yaralanmıştı. Evin'in ablaları Zeynep (31) ile Nergis (25) ile arkadaşı Kevser (25) ölmüştü. Saldırıdan sonra yatağa mahkûm olan Nuran Evin'le tedavi gördüğü İstanbul Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde görüşmüştük. Kara gözleri her şeye rağmen umutla parlayan genç kız, "21 Eylül akşamını imkân olsa da hafızamdan silebilsem. Gözümü kapadığım an bombalar patlıyor. Ben Kürdüm. Bu haldeyim. İki ablam öldü. Arkadaşlarımız öldü. Günâhsız askerler öldü. Bu savaş kim için, ne için. Barış olsun istiyorum. Bitsin bu acılar istiyorum" demişti.
