Havran ilçesine bağlı kırsal Hüseyinbeşeler Mahallesi'nde, evlenmesine izin verilmeyen Gülşen Çetinkaya'nın (20) Hüseyinbeşeler köyündeki evini basan katil zanlısı Ali Saral'ın ruhsatsız av tüfeği ile öldürdüğü 3 kişi gece saat 22.00 sıralarında Hüseyinbeşeler Mezerlığı'na defnedildi. Otopsi için Bursa Adli Tıp Kurumu'na gönderilen anne Melike ve çocukları Ebru ile Tuncay Çetinkaya'nın cenazeleri saat 21.30 sıralarında Hüseyinbeşeler Mahallesi'ne getirildi.
Cenaze namazı öncesinde aileye taziye ziyaretinde bulanan Havran Kaymakamı Şeref Aydın, vatandaşları sakinleştirip, teselli etti. Aydın konuşmasında şunları söyledi:
"Dün gece menfur bir olay gerçekleşti. Hepimizi derinden üzdü, derinden sarstı. Gerçekten bu olayı tarif edecek bir söz bulamıyorum. Bu olayı lanetliyoruz. Rabbim hayatlarına kıyılan kardeşlerimizin mekanlarını cennet etsin. Geride kalan kardeşlerimize sabırlar versin. Toplumumuzda böyle olayların tekrarlanmamasını temenni ediyoruz. Bütün jandarma ekiplerimiz ciddi bir çalışma yaparak zaten zanlıyı yakaladılar. Adli makamlara teslim ettiler. Bundan sonra cezası adli makamlar tarafından tayin edilecek. Ne olursa olsun hiçbir şey gidenleri geri getiremeyecek. Ancak hiçbirimizin kabul edemeyeceği bu olayı gerçekleştirenin, en azından şuanda yargının elinde olması bizi teselli etti. Hepimizin başı sağolsun. Gerçekten insanı güzel, havası güzel, namı güzel Koca Seyit'in memleketinde böyle bir olayın olması hepimizi çok ama çok üzdü. Bu şekilde memleketimizin gündeme gelmiş olması hiçbirimizin kabul edebileceği bir durum değil maalesef. Ancak bazen de oluyor. Rabbim bizlere sabırlar versin" dedi.
Mahalledeki camide kılınan cenaze namazına Havran Kaymakamı Şeref Aydın ile birlikte Havran Belediye Başkanı AK Partili Emin Ersoy ve mahalle sakinleri katıldı. Yakınları gözyaşı döküp, yaşanan katliama tepki gösterdi. Anne ve iki çocuğunun cenazeleri Hüseyinbeşeler mezarlığına defnedildi.
Çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak Burhaniye Cezaevi'ne gönderilen Ali Saral'ın mahkemedeki ifadesinde, Çetinkaya ailesinin evine son kez konuşmak amacıyla gittiğini, iki yıl önce istedikleri Gülşen Çetinkaya'yı bu kez kaçırmak istediğini söylediği, konuşmanın tartışmaya dönmesi üzerine de etrafa ateş etmeye başladığını anlattığı öğrenildi.
