Okullar açılıyor.
Anne-babaların en büyük arzusu, çocuklarının başarılı bir okul yılı geçirmesi.
Peki bu başarıda beslenmenin etkisi ne? Beslenme ve Diyet Uzmanı Emel Unutmaz Duman, okul çağındaki çocukların beslenmesi ile ilgili püf noktalarını anlattı...
BAŞARI YÜKSELİR
Sağlıklı çocuk, başarılı
öğrenci; güçlü toplum
demektir. Okul çocukluğu
dönemi 6-12 yaş aralığıdır.
Bu dönemde de erken yaşlarına nazaran daha yavaş olsa da, büyüme ve gelişme devam eder. Bu sebeple beslenmenin rolü büyüktür.
Düzenli beslenen, özellikle kahvaltısını düzenli yapan çocuklarda akademik başarının daha yüksek olduğunu gösteren çalışmalar oldukça çoktur ve her geçen gün bu teori yeni çalışmalarla tescillenmektedir.
Sebebi de basittir; düzenli kahvaltı yapan çocuklarda hafıza, konsantrasyon ve kavrama daha yüksektir.
Bunun nihayetinde de problem çözme yetenekleri kahvaltı yapmayanlara oranla daha gelişmiştir.
Çocuklardaki bilişsel kapasite genetiktir ancak çevresel faktörlerin etkisi de yadsınamaz.
3 ANA ÖĞÜN DEĞİŞMEZ GERÇEKTİR
Her çocuk için değişmez olan üç
ana öğündür. Ara öğünler çocuktan
çocuğa farklılık gösterebilir, çocuk tek
ara öğün ile iyi beslenebileceği gibi, dört
ara öğün de yapılabilir.
Yetişkinlerde Akdeniz tipi beslenme
(bol sebze, meyve ve doğru yağ asitleri)
vazgeçilmezimizken, büyüme ve
gelişme döneminde önceliğimiz yeterli
protein, demir ve kalsiyumdur.
Özetle bilinmesi gereken, beslenmede
çeşitliliktir. Yeterli ve dengeli beslenirken
çeşitli besinlerden yararlanmak,
vücuda alınması gereken farklı farklı
vitamin ve mineral ihtiyacını karşılar.
OKUL SAATLER ETKİLIYOR
Tabii burada çocuğun okul saatleri
de önemlidir; dolayısıyla yatış kalkış
saatleri de. Benim önerim; çocuk için
kolay, seveceği, pratik ara öğünlerdir.
Mesela; kuru meyve ve yağlı tohum veya anne keki ve süt veya bir meyve ve bir kase yoğurt gibi, hem besleyici, hem de seveceği ara öğünler ile okuldaki uzun açlık saatlerinde kan şekeri dengelenebilir.
SU IÇMEYI ASLA UNUTMAMALI
Genelde çocuğun yedikleri ile
oldukça ilgilenilirken, içtiği su gözardı
edilir. Aslında beslenmenin en önemli
noktası sudur. Günlük olarak içtiği su
mutlaka takip edilmelidir. Konsantrasyon
sağlamada da suyun önemi unutulmamalıdır.
HAFTADA ÜÇ KEZ BALIK YEMELİ
Vitamin ve minerallerden zengin,
omega-3 yağ asidi ve diğer sağlıklı
yağ asitlerini içeren beslenme düzeni ile
IQ ve hafıza ilişkisine dair birçok çalışma
vardır. Burada dengeyi sağlayabilmek
adına haftada iki-üç kez balık, günlük
düzenli ceviz fındık veya bağdem,
genel olarak zeytinyağı kullanımı
ve bol sebze ile günde
bir-üç meyve tüketimi gerekmektedir.
Haftada iki ve üzerinde
ba lık tüketen çocukların
zeka, sözel ve görsel performanslarının
daha iyi olduğunu
gösteren çalışmalar
vardır. Mikrobesin öğelerinin
(vitaminler, mineraller,
omega-3) yetersiz alımı
ile öğrencilerde düşük başarı
ve yüksek devamsızlık ilişkisini
gösteren birçok çalışma
vardır.
PERFORMANSI DÜŞÜRÜR
Son dönemde, hazır
paket ürünlerin, yüksek
şekerli früktoz şuruplu
mamullerin, fast foodların,
şekerli içeceklerin okul kantinlerinde
bulunmaması ile
ilgili çalışmalar mevcut. Bu
noktada marketlerdeki yerleşimleri
ile ilgili bir düzenleme
de şart.
Bu besinlere ait özel
etiket bilgilendirmesinin
yanında dikkat çekici uyarılar
da konmalı; aynen sigarada
olduğu gibi. Bu tür sağlıksız
beslenme, çocuğun
bilişsel ve fiziksel performansında
düşüşe neden olacaktır.
DEMİR EKSİKLİĞİ ÖNEMLI
Düzenli doktor kontrolünde
olan çocukta demir
eksikliği olup olmadığı takip
edilir. Dolayısı ile çocukların da yetişkinler
gibi belli periyotlar ile kontrolden
geçmeleri gerekmektedir. Demir eksikliğinin
neden olabileceği bilişsel bozukluklar;
dikkat süresinde kısalma, zekada
düşüş, duyu ve algı fonksiyonlarında
değişikliktir.
Demir eksikliğine bağlı hemoglobinin
yetersiz üretiminin, hem kısa, hem
de uzun vadede çocukların bilişsel gelişimine
etkisi vardır.
Demir yetersizliği anemisinin,
bebeklikte düşük motor ve mental gelişim,
çocukluk döneminde ise algılamada
ve okul başarısında yetersizlik ile ilişkisi
vardır.
SAĞLIKLI ÇOCUK, SAĞLIKLI TOPLUM
Tüm bunların çocuk tarafından
kabul görebilmesi için özellikle evde rol
modele ihtiyacı vardır. Anne-babaların
kendi beslenme planlarına dikkat etmeleri,
sofradaki yemeklerin sağlıklı olması
en önemli konudur.
Bunun sonrasında çocukların beslenmesi
ile ilgilenen bir öğretmen ve
tabii ki nihayetinde geliştirilecek devlet
politikalarına ihtiyaç vardır. Marketten,
TV reklamına kadar her şey kontrol
altında olmalıdır.
Özellikle tam gün okullarda yemek
programları oluşturulmalı. Ancak burada
hizmet veren firmaların da konuya
hakim diyetisyen ve gıda mühendisleri
tarafından sık ve periyodik kontrol edilmeleri
gerekmektedir. Sağlıklı çocuk,
sağlıklı toplumdur.
GÜNE GÜÇLÜ KAHVALTI İLE BAŞLAMALI
GÜÇLÜ bir kahvaltıda tüm besin grupları bulundurulmalıdır. Yani yumurta, peynir, ekmek, yeşillik ve zeytin veya yağlı tohumlar ile süt; hem dengeli, hem de besleyici bir öğün sağlar. Eğer 'Bu şekilde bir kahvaltı istemem, daha pratik olsun' derse, tam buğday ekmeği ile tost yanında süt ve mümkün ise bir yumurta dolmalıdır. İlla haşlanmış olmasına gerek yok, dilerse omlet veya menemen de güzel bir tercih olacaktır.