Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Ankara'da bir otelde gerçekleştirilen LEADER
Tedbirinin Lansman Toplantısı sonrası gazetecilerin Türk Hava Kurumu (THK) uçaklarıyla igli sorularını yanıtladı:
Benim teşkilatım bunlarla uçmak istemiyor, nokta. Memuriyeti olan insanlar diyorlar ki "Ben bu uçağa binmem." "Bineceksin" denildiği zaman da "Beni memuriyetten atın ama gene de ben bu uçağa binmem." Yani bu uçaklar artık belge üzerinde ne olursa olsun emniyetli olarak addedilmiyor.
En büyük filo neymiş bir açıklasınlar bakalım... "20 tane uçağımız" var diyorlar, hani neredeymiş o 20 uçak? 6 tane apronda uçak gözüküyor, 3 tanesinin motorlarının içine kuşlar yuva yapmış, motor yok motor... Hani Vizontele'de kaputu açıp "Motor yok" diyorlar ya aynı öyle. Trajikomik bir tiyatro ile karşı karşıyayız. Bunun geri planında hükümetimize bir siyasi saldırı var.
Sivil havacılığın belgelerine gelince 4 tane uçuşa elverişlilik sertifikası gözüküyor. Ama 2 tanesinin de sadece bunların kamu kurumu benzeri bir görünümü olduğu için idareten verildiği anlaşılıyor. Bir de kediye ciğer emanet etmek... THK kendi bakımını yapan bir kuruluş. Şu anda içinde bulunduğu mali problemlerden dolayı uçuşa elverişlilik sertifikalarının hiçbirine 30 yıllık pilot olarak tam tamına güvenmiyorum.
En büyük filo meselesine gelince 2 tane uçabilir uçak var, diyelim 3 olsun. Nasıl Avrupa'nın en büyük filosu oluyor? Bu hurda uçaklara biz bugüne kadar 85 milyon euro para vermişiz, bu sene 4 milyon euro vermedik diye mi oluyor bunların hepsi?
SİYASETİN OYUNCAĞI OLMUŞ
Bu yıl kiralanan helikopterlere ne kadar rakam verildiğinden çok şunu söyleyeyim uçak üç buçuk misli daha pahalı. 1 ton su atma maliyeti olarak da 7 kat daha pahalı. Tabi ki ağacın, ormanın pahalısı olmaz. Ne gerekiyorsa yapılır. Ama bugünkü şartlar içinde işimize yaramayan bir filo var. Bunda ısrar etmenin iki tane anlamı var hava kurumu açısından. Biri içinde bulunduğu çok kötü finansal koşullar. İkincisi THKsiyasetin oyuncağı olmuş durumda. Ana muhalefet partisi ile birlikte hareket ediyor. ANKARA
Yangınların yarısının sebebini bulamıyoruz
Bir takım muhalif kesim ve muhalif medya "Yazmadan katip okumadan âlim" Türkiye'de. Bırakın işimizi yapalım. Yangına yangınla karşılık verme, orada arkadaşımız işini yapıyor. Tamamen teknik bir iş. Fethiye Göcek'te geçen ay çıkan yangını evlere 150 metre kala karşı ateş ile durdurduk.
İçişleri Bakanımız İzmir'deki yangının piknikçi yangını olabileceğini düşünüyor. Yangınların yarısının nedenini bulamıyoruz. Cezai müeyyideden çok toplumdaki duyarlılığın ve hassasiyetin artırılmasının önemli olduğunu düşünüyorum.
