Geçmişten günümüze gelen ve tarihimizin adeta aynası olan yazıtlar geçmişten günümüze en doğru bilgileri taşıma görevini üstleniyor. Bu yazıtları inceleme ve günümüz diline çevirme konusunda çalışan bazı bilim dalları da bulunmakta. Bu bilim dallarını merak edenler Tarihi yazıtları inceleyen bilim dalı nedir? sorusu üzerinde yoğun araştırmalarını sürdürüyor. Peki, Tarihi yazıtları inceleyen bilim dalı nedir? İşte yazıt bilimi özellikleri ve diğer tüm detaylar…
Tarihi yazıtları inceleyen bilim dalına Epigrafi adı verilmektedir. Epigrafi'nin konusu, günümüze ulaşmış olan yazıtları ve tarihi yapılar üzerinde yer alan yazıları incelemekle ilgilidir. Yazır Bilimi olan Epigrafi tarihe yardımcı bilim dallarından birisidir.Bu bağlamda Epigrafi bilimiyle ilgilenenlere yazıt bilimci veya epigrafist unvanı verilmektedir.
Epigrafi Helence menşeli bir sözcüktür. Birşeyelerin üzerine yazmak, kayıt altına almak manasına gelen "Epigraphein" fiili ile birlikte yazıt anlamını taşıyan "Epigraphe" sözcüğünden gelmektedir. Türkçe diline yazıt bilimi şeklinde tercüme edilmiş epigrafi, seramik, tahta, metal, ve taş gibi katı maddelerin üzerine Latin veya Yunanca lisanlarından teki ya da her ikisiyle de birden yazılabilen yazılarla uğraşan bilim dalıdır. (Sikke hariç)
Epigrafi, anıtlar üzerinde yer alan kitabeler ve yazıları inceler, Paleografi ve Filoloji bilimleriyle birlikte görev yapar. Anıtlarda yer alan kitabelerin yazıldığı dönemle ilgili bilgileri günümüze taşır.
Epigrafi biliminde incelenecek olan yazıtların çoğu hasar almış, kırık ya da eksik olarak bulunur. Söz konusu yazıtlar üzerinde çalışma yürüten yazıt bilimciler bu hasarlı yazıtlarda mevcut olan metinlerde iyileştirmeler yaparak orjinal hale getirmeye çalışırlar. Bulunan hasarlı ve eksik yazıtların doğru şekilde tamamlanarak orjinal hale getirilmesi eksik yazıların azlık ve çokluğuyla birlikte işlemi gerçekleştiren yazıt bilimcinin tecrübesiyle doğru orantılıdır.
Yazının ait olduğu tür restore işlemi yapılacak olan yazıt ile ilgili ilk düşünülmesi gereken konudur. Bir örnek verilecek olursa elde bulunan yazıt mazoz türüne aitse, incelenmesi gerekn formül bulunan yöreye ait olanlardır. Diğer bir nokta ise satırlar arasında bulunan uzunlukların doğru ve yerinde olarak öngörülmesi, eklenmesi gereken harf sayısının doğru olarak hesaplanmış olması gerekmektedir. Şüphe götürmeyecek şekilde yapıaln ekleme işleminde tahmin edilen örneklerin tamamı sıralar halinde yazılarak, bu ekleme işleminin inanılır bir halde olması üzerinde çalışılmalıdır.