AK Parti Kahramanmaraş Milletvekili Habibe Öçal, yetiştirdiği iki kız bir erkek çocuğunun ardından 53 yaşında, bir çocuğun koruyuculuğunu üstlendi. 3 aylık bebeğin koruyucu annesi olan Öçal, "İmkanı, şartları olan bütün anne babaların da gönüllerinde bir yetime yer açmalarını istiyorum." dedi.
Öçal, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 27, 23 ve 18 yaşlarında üç çocuğu olduğunu, anneliğin hayatında edindiği bütün kimliklerinin önünde yer aldığını söyledi. Bir çocuğa koruyucu aile olma düşüncesini yıllardır taşıdıklarını, gerek sivil toplum kuruluşlarındaki faaliyetleri, gerek de siyaset alanındaki çalışmalarından dolayı bu fikri 10 yıldır ertelediklerini anlatan Öçal, bu düşüncelerini hayata geçirmek için bir gün ailecek aldıkları kararla Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına başvurarak gerçekleştirdiklerini aktardı.
Öçal, şöyle devam etti: "Çocuk edinme kararını bir anda verdik. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile irtibata geçtik, daha sonra uzunca bir prosedürü yerine getirdik. Sağlık Bakanlığından raporlarımız çıktı, aile, kurum ziyaretlerimiz, mülakatlarımız oldu, psikoteknik mülakatlardan sonra koruyucu aile olmak konusunda olumlu karar çıktı. 3,5 ay sonra bize bir haber geldi. Genelde kız çocuğu talep ediliyormuş biz ise evimizde iki erkek iki kız çocuğumuz olsun diye erkek çocuk talep etmiştik. Bu da nasip oldu, artık onu evimizde büyüteceğiz."
9 çocuklu bir ailede yetiştiğini, öğretmen, aktivist, sendikacı ve siyasetçi olarak görevler yaptığına ama en iyisinin annelik olduğuna dikkati çeken Öçal, "Üç evlat yetiştirdim. Annelik konusunda profesyonel olduğuma inanıyorum. İnşallah bu evladımıza da iyi bir annelik, iyi bir babalık, iyi bir kardeşlik yapacağız. Ona evimizi açtık. Bundan sonra Allah nasip ederse ömrünü bizimle tamamlayacak. Ömrümüz yettiğince onu himaye etmeye, korumaya devam edeceğiz." ifadesini kullandı.
Öçal, çocuklarının bu durum karşında oldukça memnun olduğunu da vurgulayarak "Evde acayip bir mutluluk, sevinç var, bu şekilde de devam eder inşallah." dedi.
"Yetim bir peygamberin ümmetiyiz ve yetime sahip çıkma noktasında da toplumsal olarak biraz daha merhametimizi diri tutmamız gerektiği kanaatindeyim." diyen Öçal, şunları kaydetti: "Yetimi koruma, himaye etme, Kur'an-ı Kerim'de sık sık zikredilir, uyarı niteliğinde Müslümanlara anlatılır. Bu konuda elimizden geldiğinde yavrumuza anne babalık edip ona sıcak bir aile ortamı sunmaya gayret göstereceğiz. Yetimlere dışarıdan destek de önemli ama asıl konunun, evin havasında, ruhunda o çocuğu yetiştirmek olduğuna inanıyorum. İmkanı, şartları olan bütün anne babaların da gönüllerinde bir yetime yer açmalarını istiyorum. Sürekli şüpheci bir düşünceyle yapılması gereken iyilikleri ertelemememiz gerektiği kanaatindeyim. İyiliğin görünür hale gelmesi gerekir. İyiliğin artık dalga dalga topluma yayılması lazım. Bu çocuklar bizim. İleride çok fazla derin, ağır toplumsal maliyetler yaşatabilirler bize. Bunun için bir an önce bu çocukları himaye etmek, koruyucu, kollayıcı olmamız gerektiği kanaatindeyim. Ailenin korunması tabii ki önemli. Ne tür şartlar olursa olsun elde tutulamayan, dağılmış bir aile varsa emin olun yetişkinler bir nevi kendini kurtarıyor, bu durumda asıl çocuklar mağdur oluyor. Bizim bu çocuklarımızı himaye edip, büyütüp topluma, insanlığa kazandırmamız gerekir. 'Bir çocuğu kurtardınız.' söylemleri var. Ben aslında çocuğu değil kendimizi kurtardığımıza inanıyorum. Çünkü bu çocukla kendimizi kurtaracağız. Rabb'imden, kalbimde merhameti diri tutmasını, sevgi ve muhabbeti artırmasını, benim ve çocuklarımın sevgisi, muhabbeti, merhameti diri kalır diye niyaz ediyorum."
