Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın elinden 2019'da obezite sorununun kontrollü tedavisi için borlu çözüm çalışmaları ile İlim Yayma Büyük Ödülü'nü alan Prof. Dr. Fikret Şahin, bir başarı hikâyesinin başkahramanı.
Erzurum'da 1968'de Şenkaya ilçesi Çatalelma Köyü'nde doğan Şahin, ortaokulu Sarıkamış'ta halasının, liseyi ise Keçiören'de amcasının yanında okudu. Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi'ni birincilikle bitirip YÖK bursuyla ABD'ye gitti.
1996'da Korothy Brickman Liderlik ödülüne layık görüldü. "Benden bir isteğin var mı" diye soran Rektör Prof. Dr. Gordon Gee'den Atatürk Üniversitesi ile Ohio State Üniversitesi'nin kardeş üniversite olmasını istedi. 1998'de Türkiye'ye dönerek Atatürk Üniversitesi'nde çalışmalarını sürdürdü. 2004'te Bedrettin Dalan'ın davetiyle Yeditepe Üniversitesi'nde ilk kez Genetik ve Biyomühendislik bölümünü kurdu. Şahin, SABAH'a konuştu:
Cumhurbaşkanımız'ın elinden ödül almak çok gurur vericiydi.
6 yaşında başladığım ilkokulda çok sevdiğim öğretmenim Gülsaray Morkoç Gündaş, petrol ve enerji kaynakları bakımından çok fakir bir ülke olduğumuzu, 1. Dünya Savaşı sırasında petrol zengini olan topraklarımızı kaybettiğimizi söylemişti. "Başka yeraltı zenginliğimiz yok mu?" diye sordum. "Bor var ama kullanacak teknolojimiz yok" demişti.
2011'de Yeditepe Üniversitesi'nde araştırma grubu kurdum. Çalışmalarımızda, bazı bor bileşiklerinin çok iyi antimikrobiyal ve antiviral özelliklerinin olduğunu belirledik. İlk defa bor içerikli antiseptik özelliği bulunan bir yara iyileştirme jeli geliştirdik. Kanser, Parkinson, Alzheimer ve ALS gibi hastalıkların tedavisi için ilaç geliştirmeye çalışıyoruz. Ayrıca biyoteknolojik ilaçlar, kök hücre ve gen tedavisiyle ilgili çalışıyoruz.
