Ermeni olduğunu 40 yaşında öğrenen şarkıcı Yaşar Kurt, bu durumu öğrenmesinin ardından yaşadıklarını bir filmle insanlarla paylaşmak istiyor. Hatta bu filmde kendisi de rol almayı planlıyor. Kurt'la ilginç hikâyesini ve bundan sonraki projelerini konuştuk.
Yeni albümünüz 'Nefrete Kine Karşı'yı çıkardınız. Albümde kimlerle çalıştınız?
Arto Tunçboyacıyan ile tanıştıktan sonra müzik zevklerimizin ne kadar uyuştuğunu anladık. Grubu 2007'de kurduk. Farklı dallarda çalışan müzisyenler bir araya geldik. Caz ve hip hop gruplarında çalanlar da var. Grubun birçok elemanı Ermenistan'da yaşıyor. Arto Tunçboyacıyan Amerika'da ben Türkiye'deyim. Aslında dağınık bir grubuz. Bir araya geldiğimizde konserlerde çok keyif alıyoruz.
KARADENİZLİYİM SANIYORDUM
Albümün adı neden Nefrete Kine Karşı?
Bir nefretin kinin karşısında yürüyen yüz binleri gördük. Biz de onlara katıldık. O yüz binlerin şarkısını yaptık. O yüzden de Nefrete Kine karşı... Yalnızca insan olmamız üzerinden bakış açımızı kurmalıyız. Düşünceleriyle insanları kavramamız lazım.
40 yaşında Ermeni olduğunuzu öğrenmişsiniz. Bu nasıl gelişti?
Bu benim için çocukluğumdan gelen bir soru işaretiydi. Karadenizliyiz ama ailemizde Lazca konuşulmuyor. Türkçeler çok düzgün ve temiz. Dedeler yok. Hepsi ölmüş. Babama soruyorum. Yuvarlak kelimelerle cevap veriyor. "Biz Türküz!" diyor. Evet, Türküz ama aslımız nereden gelmiş onu merak ediyordum. Ondan sonra Arto Tunçboyacıyan ile tanıştım. Birlikte Ermenistan'a gittiğimde hep bizlere benzer insanlarla karşılaştım. Sonra Türkiye'ye geldim çok yaşlı akrabalardan birine gittim. Bizim Van'dan geldiğimizi söyledi. Oradan başladı her şey... Ben kendimi hep Karadenizli sanıyordum. Van'dan yola çıkıp başka bilgi kırıntılarını değerlendirip bir de olayları bağlantı kurunca anladım.
Ailenizin bu kadar gizlediği bir şeyi basında açıklamaktan çekinmediniz mi?
Ben korkmuyorum da onların başına bir şey gelir mi diye bir süre çok korttum. Hatta bir süre geceleri evde nöbet tuttum. Hiçbir sorun olmadı.
KENDİME GÖRE DE BİR ROL VAR
Yaşadıklarınızı insanlarla paylaşacak mısınız?
Araştırmaya devam edeceğim. Bu hikâyenin benim için somutlaşmasını istiyorum. Bir film senaryosu da düşünüyorum. Kendimce bu hikâyeyi anlatabileceğim bir film senaryosu. Profesyonel olarak senaristlik yapan birisiyle bunu yazmaya başladım. Bana göre de bir rol var orada.
Demokratik açılımını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Son derece olumlu bir adım... Kürtler ve Türkler açısından bu sorunu artık diyaloglarla çözülmesi aşamasıdır.