Diyarbakır'daki ikinci Hava Kuvvet Komutanlığı'nın lağvedilmesinin perde arkasında "çözüm sürecindeki kararlılık", operasyonel hataların sıfıra indirilmesi ve 35 kişinin yaşamını yitirdiği Uludere olayından alınan derslerin etkili olduğu ortaya çıktı. Hava Kuvvetleri'ndeki yeniden yapılanmada Ankara'daki karargâhtan sonra stratejik merkez Eskişehir oldu. Yeni modelde Hava Kuvvetleri'nin etkin bir komuta kontrol sistemiyle çalışması, yurt içi ve yurt dışı operasyonların tek elden yönetilmesi, Suriye, Irak'tan kaynaklanabilecek güvenlik tehditlerine karşı hızlı müdahale kabiliyeti geliştirilmesi ve filoların tek elden yönetilmesi etkisini gösterdi.
GÜVENLİKÇİ YÖNTEMLER BİTİYOR
Hükümet, "silahlara veda" yolunda "güvenlikçi yöntemler" yerine "demokratik adımlar" atmaya devam ediyor. Bölgedeki askeri teşkilat yapısı da sürece paralel olarak yeniden şekilleniyor. Bu kapsamda, terörle mücadelede sınır ötesi operasyonların yürütüldüğü Diyarbakır merkezli 2. Hava Kuvvet Komutanlığı da lağvedildi. Yüksek Askeri Şura kararıyla, Hava Kuvvetleri Komutanlığı'na bağlı olarak faaliyet gösteren Eskişehir merkezli 1. Hava Kuvvet Komutanlığı ve Diyarbakır 2. Hava Kuvvet Komutanlığı'nın tüm faaliyetleri Eskişehir'de yeni kurulan Muharip Hava Kuvveti ve Hava Savunma Komutanlığı'na devredildi. Yeni komutanlığın başına da Korgeneral Abidin Ünal getirildi.
"HASSASİYETLER VAR"
Başbakan Tayyip Erdoğan, 2. Hava Kuvvet Komutanlığı'nın kapatılması kararının bayrak indirme olayı ile ilgisi olmadığını açıkladı. Erdoğan, "Diyarbakır konusuyla ilgili spekülasyonlar yapılıyor. Diyarbakır ile ilgili atılan adımın bayrak olayıyla alakası yok. Tamamıyla Hava Kuvvetleri'nin kendisini güçlendirmesiyle ilgili böyle bir adım. Eskişehir'de de benzer bir adım yine atılıyor. Çünkü, hava kuvvetleri caydırıcılıkta ülkelerin en önemli gücüdür. Diyarbakır'ın hassasiyetleri belli. Böyle bir vilayetimizde bu adımın atılması gerekliydi. Hayırlı olsun demekten başka bir şey denmez... Bölgede hassasiyetler var. Altında kimse başka bir şey aramasın" dedi.
KARAR ÇOK ÖNCE ALINDI
Edinilen bilgiye göre, bu yapılanma kararı bayrak indirme olayından çok önce alındı. Üç yıl önce Şırnak Uludere'de 35 kişinin yaşamını yitirdiği operasyonda yaşanan "talimatı kim verdi?" tartışmalarının da etkili olduğu öğrenildi. Yeni dönemde Hava Kuvvetleri'ndeki bu yeni yapılanma ile filoların tek merkezden yönetilecek. Benzeri tartışmaların da önü kapatılmış olacak.
JETLERE KALKIŞ EMRİ ANKARA'DAN
Yeni dönemde yurtiçi, yurtdışı hava operasyonlar Eskişehir'deki komutanlığın kontrolünde olacak. Ancak, Kara, Deniz komutanlıkları ile birlikte harekât kararı alındığında planlamayı Hava Kuvvetleri Komutanlığı yürütecek. Askeri kaynaklardan edinilen bilgiye göre de bu karar hava filosunu daha da güçlendirecek. Yetkililer, "Askeri tek elden yönetim basit yönetimdir ama risksiz ve kolay yönetimdir. Bu karar, 2. Hava Kuvvetleri Komutanlığı'nın lojistik gücü, askeri kapasitesini olumsuz etkilemeyecek. Tam tersine ana jet üssünün de Eskişehir'le birleşmesi ile güçlü bir yapı ortaya çıkacak. Emir komuta zincirinde de olası aksamaların önüne geçilmiş olacak" tespitini yaptı. Yeni yapı ile birlikte etkin bir komuta kontrol sistemi oluşturulacak. Olası tehditlere karşı daha hızlı müdahale kabiliyeti oluşturulacak.
JANDARMA SİVİLLEŞİYOR
Çözüm sürecine yasal güvencenin ardından Jandarma Genel Komutanlığı'na da sivil neşter vurulacak. Atama ve görevden almalarda tek yetkili İçişleri Bakanı olacak. Terfi, ödül, atamalar ve izinlerde ise ilin valisi söz sahibi olacak.